" İŞ-GÜVENLİĞİ" SORUNU BU AHLAYIŞLA NASIL ÇÖZÜLECEKTİR

 

 

 " İŞ-GÜVENLİĞİ" SORUNU BU AHLAYIŞLA  NASIL ÇÖZÜLECEKTİR

Sakarya'da yaşanan patlama sonucunda ortaya çıkanlar bir hayli üşündürücü geldi bize..çünkü devletin bir iş-güvenliği yasası var ama bunun nasıl uygulanması gerektiğiyle ilgili yaptırımları ve zorlamalarının olmadığını anlıyoruz. Sadece "zevahiri kurtarmak" adına yapılmış bir  yasa olduğunu anlıyoruz. Hele bu fabrikada  konunun uzmanı olarak görev yaparken daha fazla dayanamayıp istifa etmiş eski iş-güvenliği uzmanının anlattıklarını dinleyince gerçekten DOSTLAR ALIŞVERİŞTE GÖRSÜN türünden bir anlayışın geçerliği olduğu kesin görünüyor. Bakınız neler anlatıyor bu uzman:

"  Patronun  istemediği, izin vermediği yerlerde denetim yapılamıyordu. Çalıştığım şirket de bana "Biz bu adamla iş yapıyoruz ,onların istemediği raporları yazmayın" diyordu çalıştığım şirket bana..

   "Bir tepede bir binanın içinde ne olduğunu ilmiyordum.Bana buraya giremezsin denilmişti. sonradan öğrendim ki burası dinamit deposuymuş"

   "İşçilerden sürekli şikayetler geliyordu.Burası çok tehlikeli,diyorlardı.Bir şeyler yapın lütfen.."İşçilerin bu kaygılarını patrona aktardığım zaman bana BİR ŞEY OLMAZ.BİZ BU İŞİ YILLARDIR YAPIYORUZ dieye yanıtlar alıyordum.

     Oysa sonradan öğrendim ki ıı yılda 4-5 defa  fabrikada patlama yaşanmış.

  Denetlenecek yerleri onlar bana gösteriyordu.Ben istediğimi yerleri denetleyemiyordum..Bunlara dayanamadım ve son olarak istifa ettim üç ay kadar önce..Anladım ki işçiler şikayetlerinde haklıymış.

       Bu fabrikada daha  önce  4 defa patlama yaşanmış. Bir patlamada bir işçi ölmüş.Ölen işçinin hanımı anlatıyordu ekranlarda:Bizden dava açmamamız  için ev  ve çocuklarının eğitimini üstlenelim diye talep leri olmuştu.Biz bunu kabul etmedik.Bunun için fabrikayı zarara uğrattı diye bizim aileye tazminat davası açtılar.Her türlü yalan ve iftfrayı atarak üstelik..sözde beyim zaman zaman fabrikaya kaçak giriyormuş ve birileri ona içeriden yardım ederek kapıları açıyormuş ve yangının çıkmasını sağlamışmış.Oysa bu fabrikada çalıştığını sigorta belgeleriyle kanıtladık ama mahkeme altı yıldır sürdü ve hala devam ediyor.Bu patronun bölgedeki iş adamları örgütünün başkanı ve üyesi olduğunu düşünün,Hangi iş adamları örgütündeymiş acaba/

     Bu fabrikada yaşananları bir eski anlatımla açıklayalım:Bir kümesin bekçiliğini tilkiye vermişler.Tilkinin de denetlenebilmesi için kurdu görevlendirmişler.Kümes sahibi ne zaman gelse kümesten  bazı eksilmelerin olduğunu görüyormuş.Durumu bir arkadaşına anlatmış.Arkadaşı da

Kümesini bekçisi ve denetçisi böyle olduğu sürece sen yakında kümesi bile bulamayabilirsin..Bu bekçi ve denetçiden başka ne beklenebilir ki?

 

 

 

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI