"ŞU DIŞ MİHRAKLAR" MASALI

                                           "ŞU DIŞ  MİHRAKLAR" MASALI

     Amerikada yaşan son olayların nedeni olarak   DIŞ MİHRAKLAR gösterildi ABD başkanı tarafından.Bu mihrakların başında  İran gösteriliyordu,Bunu anlamakta kimse zorlanmıyor.Yani İranın    parmağı olabilir diye düşünülebilir.Ama ikinci ülke olarak gösterilenin adını bile söylemekte zorlanıyoruz.Bizim adını bile söyleyemediğimiz küçücük bir ülke koskoca Amerikaya elini-burnunu sokarak orada zencilerin ayaklanmasını sağlamış.ülkenin büyüklüğü küçüklüğü önemli değil demek..Önemli olan onun DIŞ MİHRAK olmasıdır..Bundan daha büyük bir bilimsellik yoktur her halde.

     Bu mihraklar  o kadar büyük ve etkili oluyor ki,örneğin Amerikada hiç bir neden yokken bir polisin bir zenciyi öldürmesini sağlıyor ve buna önce tüm zencilerin tepki göstereceğini örgörebiliyor.bu kadar büyük bir öngörü olabilir mi?

    Polisin zenciyi öldürmesi birkaç gün önce söz konusu değilken birkaç gün içinde gündeme geliyor ve olaylar bundan sonra başlamış oluyor..

       Egemen anlayışlar öteden beri olayların nedenlerini açıklayamadıkları zaman hemen kendilerine akla uygun nedenler yaratırlar.Böylece her şeye kolaylıkla bir neden bulmuş olurlar.Buldukları bu nedenin inandırıcı olması önemli değil onlar için.önemli olan yandaşlarına bir neden söylemiş olmalarıdır.Yandaşlarının çoğu ise bu nedenlerin ne olduğunu bilmeden sadece alkış tutarlar.Bizde de bu dış mihraklar masalı sürekli yinelenmektedir.Geçmişte her gösteri sonrası,her yürüyüş her grev sonrası olayların DIŞ MİHRAKLAR tarafından tezgahlandığı söylendi.Bu gün bile hala aynı masalı anlatmaya devam ediyor egemen anlayışlar.

    Oysa tüm olayların elbette sosyal,ekonomik,az da olsa psikolojik ve kültürel bir etkeni bulunur.Ama olayların ilgililer tarafından açıklanması yapılırken bunlar değil sadece etken olarak şu ünlü DIŞ MİHRAKLAR sözü kullanılmaktadır.çünkü açıktan şu ekonomik nedenlerden dolayı şu kültürel,siyasal.sosyal nedenlerden dolayı bu olaylar ortaya çıkmıştır diyemezler.

      Geçenlerde yazdığımız bir yazıda geçmişte Almanyada yaşanan bir grev olayından söz etmiştik.Ünlü maden sendikasının aldığı grev kararından söz etmiştik.sendika gece yarısından sonra greve gidileceğini söylemişti.Bu durum   ilgili  bakana sorulduğu zaman yanıtı şu olmuştu:Grev yapmak onların hakkıdır. Ancak hemen ardından ilgili kişileri toplayarak grevle ilgili hukumetin izleyeceği yolu belirlemişti.gece yarısı grevin başlamasından  hemen sonra sendikanın istekleri görüşülüp olay antlaşma ile sonlandırılmıştı.

     Burada asla bir dış mihraklar masalı söylenmeden karşılandı bu karar..Ne ekonominin çöküşünden söz edildi ne grev kararı alan sendikanın hainliği ileri sürüldü sadece onun grev hakkından söz edildi.Oysa bize baktığımız zaman en küçük bir grev bile büyük fırtınalar koparılarak gerçekleşmişti.Kolayına kaçmak varken  neden adamlar kafa yoracaklardı ki?

    Genlik hareketleri bile sürekle bu DIŞ MİHRAKLAR yalanı ile karşılanıyordu.çünkü gençlerin istekleri hareket gerekçeleri üzerinde bir şey söylemeye ne bilgileri yetiyor Mihrakçıların ne demokrasi anlayışları buna izin veriyor ne de  gençlerin gösteri ve yürüyüş haklarından söz edebiliyorlardı .Hukuk ve demokrasiyi anlayamayanların açıklamalarıdır bu dış, mihraklar masalını anlatmak..

  ABD  de başkan  her ne kadar dış mihraklar dese bile en yakın çalışma arkadaşlarını bile buna inandıramamıştır.Çünkü bu dış mihrakların üstüne orduyu salacağ3ını söylediği zaman bürokratlarından  destek bulamamıştı aldığı yanıtlar arasında bize ilginç gelen bir söylem vardı.Askerin kullanılma isteğine bir valisi ,askerleri göstericileri korumak için görevlendirebileceğini söylüyordu.Askerlerin sosyal olaylarda kullanılması geleneği yoktu ABDde.Başka ülkelerde bunu yaptırabilirken kedi ülkesinde zorlanıyordu Trump

.   Demek ki dünyanın pek çok demokrasinin ABD de yaşananlardan derse alması gerekiyor.hangi ülkede bir vali veya komutan başkanının isteklerine böylesine karşı çıkabilir ki/.Dış mihraklara rağmen hukukun üstünlüğünü gözeten valiler de varmış ABD de

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI