DEĞERLER HERKESİNDİR BEYLER

Ülkenin en  büyük sorunu değerlere bağlılık görüntüsü altında yaratılan  olumsuzluk örnekleridir.Bu görüntüdür ki  başta yasaların çiğnenmesini getirmekte yasadışı eğilimlerin öne çıkmasını hazırlamaktadır.Bu toplumun yazgısı haline getirilmiş bir kirlilik sıralaması yeri vardır ki yıllardır azalacağına sürekli artmaktadır,artırılmaktadır. Üstelik bu sıralamaya son yıllarda  rüşvet ve yolsuzluk  gibi bir çirkinlik  de eklenmiş durumdadır. Ne yazık ki ve ne acıdır ki yöneten anlayışların bunu ortadan kaldırması çabası değil gizleme çabası vardır. Propaganda olarak herkesin  bu çirkinliklere karşı olduğunu söylüyorlar ama nedense bir tek sorumlusu bulunamıyor bunun. Üstelik herkesin herkesten çok kendini değerlere bağlı olarak  gösterme yanışında göstermeğe çalıştığı koşullarda yaşanıyor bunlar.Ne iktidar gücünü kullanan anlayışlar ne de yandaş denilenler buna tepki olarak ses etmiyorlar. Hatta tepki gösterenlerin üstüne gitmeğe çalışarak  "yavuz hırsız" örneğini yaşatıyorlar..

    Türkiye'nin bu sıralamadan kurtarılması için başvurulan önlemlere neden rastlayamıyoruz/Çünkü  böyle bir sıralama çoğu insanı rahatsız etmiyor. En azından rahatsız olması gerekenleri rahatsız etmiyor. Yandaş denilenleri ise zaten hiç mi hiç  rahatsız etmiyor

     O kadar  rahatsız etmiyor ki iki yılda bir yayınlanan bu sıralamanın son yıllarda ülkenin medyasında hiç yer almadığını görüyoruz. Özellikle  yandaş ve havuz medyası bu tür haberlerin  yer almasını istemiyor.

    Peki  neden bundan kaçınıyorlar dersiniz?Yoksa o zaman yandaşlıklarının tehlikeye gireceğinden mi korkuyorlar.Bu tehlikeyi önlemek için her türlü yalana başvurmaktan çekinmeyenleri görüyoruz. Örneğin son günlerde sosyal medyada yer alan bir habere göz atalım: Çember sakallı bir yaratık şöyle diyor sakalına bakmadan" CHP'liler allaha inanmazlar" Sizinkiler o kadar çok inanıyor diye mi sıralamadaki Türkiye çıkıyor beyim? Sizinkiler inanıyor da bundan mı bu kirliliklerin önüne geçilemiyor?

    Bu üstün zekalıya bir başka şeyi hatırlatmak gerekir. Örneğin  ateist dedikleri toplumların hiç birisi bu sıralamaların içinde yer almıyor. Bunu nasıl açıklayacak bu beyimiz?

        Bu değereler kavgası özellikle en çok bazı özel günlerde artırılıyor. Yani en çok bu günlerde zirveye taşınıyor.Mili değrlere bağlılık gibi vatan, bayrak gibi değerleri öne çıkarma bu günlerde daha da artırılıyor.Sanırsınız ki  bunların dışında bu değerlere sahip yok bu toplumda.Herkes kendini en bağlı göstererek başkalarını ona karşı olmakla suçlamaktadır bu günlerde.Örneğin futbol maçlarından önce söylenen istiklal marşını duyduğu yerde hazırolda bekleyener var.Uzakta olup hazırola geçmeyenler olunca da onlara hain bile diyenler çıkıyor.Bunu öğretmen evi bahçesinde sıkça yaşayabiliyoruz. Sahada söylenen marşı bulunduğu yerden ayağa kalkanar var.Kalkmayanlar  ise onlara göre yanlış yapıyor.oysa bizim yıllardır öğrendiğimiz ve okuttuğumuza göre bayrağı görmeden sadece istiklal marşını duymakla hazırola geçilmez.O zaman TVden gelen marşa da mı hazırola geçilmesi gerekir.En çok bunu resmi şapkalı görevlilerde görüyoruz.Demek ki onlara hangi durumda durulması gerektiği yanlış öğretiliyor.

 Eğer siz bir toplumdaki tüm kirliliklere ,adaletsizliklere,haksızlıklara karşı çıkmıyorsanız  nasıl olur da bir değere sahip sayabiliyorsunuz kendinizi?Değerleri amaçı toplumdaki kirliliklerini önlenmesini sağlayacak davranışları yaratmak ve geliştirmek değil midir

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI