DEVLETE DAİR NE BİLİYORUZ

      

DEVLETE  DAİR  NE BİLİYORUZ

     Çoğumuz   devlet denilince kendine göre bir şeyler anlar. Çoğumuz da devlet nedir diye bir soruyu ne düşündü nede yanıtını arama ihtiyacını duydu. Ama herkesin devlet denilince bir anladığı vardır. Bir görüşü vardır. Ne kadarı doğru ne kadarı değil bilmeden devletle ilgili söylemlerimize kendimize göre ekleyeceklerimiz bulunmaktadır.

     Devlet felsefesinde devletle ilgili çeşitli görüşler, devlet çeşitleri işlenir. Düşünürlerin kendilerine göre bulduğu, anlattığı devlet çeşitlerinden söz edilir. Sonuçta devlet her yaklaşıma göre  "düzenleyici bir güç" olarak çıkar önümüze. Toplumsal yaşamı düzenleyen bir güçtür her anlayışta. Bir toplumda A'dan Z'ye kadar ne varsa hepsini düzenlemeye çalışır. Toplumda olan ve olması gereken tüm ilişkilerin nasıl sürdürülmesi gerektiğini ortaya koyar. Bu düzenlemeyi çıkardığı yasalarla ve yönetmeliklerle yapar. Yasaları çıkaranlar elbette kendi anlayışlarına ve öngörülerine göre davranırlar. Egemen anlayış ne ise onun uygun gördüğü, öngörülerine uyan bir anlayışla çıkarılır yasalar.

    Hamurabi yasalarından beri devlet insanların hazırladığı yasalara göre yönetilir. Adı şekli ne olursa olsun yasalarına uygun olarak yönetir toplumu. Bu yasalar insanlar tarafından konulduğu için devlet asla bir tabu değildir. Egemen anlayışlar ise çıkarlarına uygun görmedikleri zaman devleti tabu olarak göstermeye çalışırlar. Çünkü tabu olarak görülürse kimse onun eleştirme hakkına sahip olamaz.

     Egemen anlayışlar kendilerine uygun gelmeyen anlayışları düşman, devlet düşmanı olarak susturmaya, seslerini kesmeye çalışır. Onlar için kendi anlayışlarına ters düşen anlayışların hepsi düşman sayılmıştır. Düşman olunca ona her türlü baskı, şiddet, yasaklamalar getirilebilir.

   Gerçekte herhangi bir ideolojinin devlet düşmanlığı yoktur anlayışlar arasında. Yani hiçbir ideoloji devletin düşmanı değildir. Devlete yönelik eleştiriler olmuşsa bunlar düşmanlıktan değil devletin kullanımının farklı olması isteğinden dolayıdır. Yani devlete düşman sayalınlar devletin yok edilmesini değil kendi önceliklerine göre kullanılmasını savunurlar. Bu ise egemen anlayışlara uygun düşmediği için  "benim devletime karşı olanlar düşmandır" demek zorundadırlar. Düşmanlık söz konusu ise sadece kullanım anlayışına-şekline karşı çıkmak şeklindedir yoksa onun ortadan kaldırmaya değildir düşmanlık.. Çünkü ortadan kaldırılınca onun yerine yine düzenleyici bir güç koymanız gerekir.(Devletlerin birbirlerine düşmanlığı ile bu görüşün karıştırılmaması gerekir.)

   Egemen anlayışlar kendi kullandıkları ve öngörülerine uygun gördükleri öteki devlet anlayışların tümünü yadsır. ONLAR için varsa yoksa kendi anlayışları doğrudur ötekiler yanlış ve yalandır.

   Gerçekte devlet bir araçtır. Bu aracı hangi doğrultuda kullanırsanız o raya götürecektir sizi. Etnik öngörülere göre kullanabilirsiniz. O zaman adı değişir. İnanç öngörülerine göre kullanabilirsiniz. O zaman da adı başka olacaktır. Bir grup veya sınıfın öngörülerine uygun kullanabilirsiniz. Bu kullanıma uygun bir adı olacaktır. Nitekim tüm bu farklı kullanım örneklerini geçmişte gördük ve günümüzde de kimilerini bulmak mümkündür.

Buradan hareketle ne mutlak bir devlet anlayışı vardır ne de devlet bir tabu değildir. Onun için kimseye karşı devlet düşmanı, hain gibi suçlamalarla bakılmaması gerekir. Böyle bakalara ise hain denilebilir bu çok yanlış olmayacaktır..

 

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI