BİR GECEDE NE OLDU ÖYLE YAHU !?

 

                    BİR GECEDE NE OLDU ÖYLE YAHU !?

Bu tarihi hiç kimse unutmasın: "20 Aralık 2021-Pazartesi."

Gün boyunca bütün ülke insanlarımız, ekonomistler, basın, özellikle de 'Muhalif Parti Mensupları' füze gibi yükselen Dolar'ın 18,60 TL'ye, Euro'nun 20,80 TL'ye,  bir gram Altının da 1.065 TL'ye fırlayan fiyatlarını şaşkınlıkla izleyip, iktidarı her yerde kıyasıya eleştirirken; ortalıkta gözükmekten çekinen iktidar sahipleri büyük bir sessizliğe bürünmüştü.

Bazı yandaş TV kanallarında, birkaç 'Cumhur İttifakı' yandaşı gazeteci ile birkaç ekonomist yutkuna yutkuna; durumun yakında düzeleceğini, bu işin böyle gitmeyeceğini, ekonominin kitabını yazdığını söyleyen sayın Cumhurbaşkanı'na güvendiklerini, düşürülen faizlerin yakında meyvelerini vermeye başlayacağını söylüyor, bu konuşanlar da sosyal medyadan çok ağır eleştiriler alıyorlardı.

İşte o '20 Aralık' Pazartesi akşama doğru ne olduysa oldu, birden Dolar, Euro, Altın ve Borsa dibe çakılıverdi!.. Dakikalar içinde Dolar 12,50 TL'ye, Euro 14,60 TL'ye, Altının gramı 738 TL'ye, Borsa da 1985'lere iniverdi!.. Bu dakikalar içinde Dolar ve Euro 6'şar TL, Altın bir gramda tam 327 TL, Borsa da 280 puan birden gerilemişti!..

Ortalıkta hemen dedikodu ve bazı iddialar dolaşmaya başladı:  Merkez Bankası (MB)'nın dövize 6. Kez çok sert şekilde müdahale ettiği. Bir kişinin bir milyar Dolar, birilerinin de 40 milyar Dolar bozdurduğu. İktidarın 'Örtülü Faiz Uyguladığı' söylemleri. Vadeli TL yatırımcısına hazineden 'döviz endeksli kur farkı' ödeneceği kararı alındığı. filân iddia ediliyordu.

Hemen yandaş TV kanalları kendilerine yakın ne kadar gazeteci ve ekonomist varsa toplayıp, iktidarın uyguladığı 'Yeni Sistemin Tuttuğunu', artık bundan sonra TL'nin değer kazanıp, eski güzel günlere dönüleceğini ballandırarak anlatmaya başladılar!.. Muhalif kanallarda ise; bunun geçici bir aldatmaca olduğu, döviz şimdilik düşmüş olsa da, çok kısa sürede eski durumuna tekrar döneceğini, çünkü bizim üretemeyen ve her şeyi dışarıdan satın alan, hazırcı bir ülke haline getirildiğimizi, Yaz aylarına doğru et ve süt ürünlerini bile çırayla arayacak hale geleceğimizi, çünkü çiftçilerin ithal masraftan bıktığını, ineklerini kesime gönderdiklerini iddia ediyor, milletin bu kısa sevincini bile kursaklarında bırakmaya çabalıyorlardı!..

Birçok yatırımcı, 21 Aralık Salı günü düşen Dolar, Euro ve Altın fiyatlarına baktıkça, akşama kadar kafalarını duvarlara vuruyor, 'Ne diye yüksek fiyattan bunları zamanında satmadıklarını' sayıklayıp, ailede birbirlerini suçlayarak ekranların alt köşelerindeki verilere bakıyorlardı!.. Ancak, birkaç saat boyunca yeni düşüşler görülmedi, kuruşlar bazında yükselişler oluyordu!..

Bunlar olurken, Ziraat Bankası Genel Müdürü bir açıklama yaptı, dedi ki; "TL cinsinden vadeli para yatıranların kur farkları Hazine'den karşılanacak" dedi. Muhalefetten ilk ve çok sert tepki, HDP'li Garo Paylan'dan geldi, dedi ki; "Hazine'den yapılacak her türlü harcamanın kararı TBMM'de verilir!.. Ziraat Bankası Genel Müdürü hangi yetki ve selâhiyetle bu açıklamayı yaptı? Bu bir Anayasa suçudur!" dedi. Diğer partilerden de aynı konudaki karşı çıkışlar peş peşe geldi. Yani, yine iktidar baltayı taşa mı vurmuştu? Yine yasal olmayan bir işe mi girişmişti? Bu da önümüzdeki günlerde belli olur nasılsa.

Ancak, 21 Aralık Salı günü, daha aradan bir gün bile geçmeden, saatlerin 16.30'u gösterdiği dakikalarda, Dolar ve Euro yine yükselmeye başladı: Dolar 13 TL'yi, Euro da 15 TL'yi gösteriyordu!.. Bu müdahale de yine hüsranla mı bitiyordu, ne !?                    Sakin KOŞAR.

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI