Sonunda Bunu da Gördük !?

 

                     Sonunda Bunu da Gördük !?

Bu konuya girmeden, Muğla’mızın ünlü şairlerinden İbrahim Ergin’in 2005 Temmuz ayında yayımladığı “Karda Leke Var” kitabının 60. sayfasındaki “Çivisi Çıkmış Şiir” adlı eserini buraya yazmadan olmaz!.. Aha ben de yazıyorum:

“Dünyanın çivisi çıkmış, tutmuyor/ Ülkeyi bu hale koyan utansın/ Derdim çok ağır, kantar çekmiyor/ Şu fakir milleti soyan utansın…// Yurdumun insanı solgun benizli/ Ölüm döşeğinde kadınlı-kızlı/ Kimseler bilmiyor, halimiz gizli/ Zam üstüne zammı koyan utansın…// Dağ gibi birikmiş fakirin ahı/ Çalıp-çırpmak onların günahı/ Senin de Allah’ın onun Allah’ı/ Kene gibi şişip, doyan utansın…// Ahlâksız teklifler aldı yürüdü/ Üç kuruş için ar-namus çürüdü/ Nice insan eğri yola yürüdü/ Tomarla parayı sayan utansın…// Ergin’im, şairlik var diye sende/ Zehir arıyorsun balda, şekerde/ Sen bari sızlanma durduğun yerde/ Aç mide sesini duyan utansın!..”

09 Şubat 2019 Cumartesi günkü gazetelerde bir haber vardı: Mersin – Çamlıyayla AKP İlçe Başkanı sayın Mehmet Ali Yetiş, 31 Mart Yerel Seçimlerinde, İlçeden partisinin Belediye Başkanı adayını tanıtırken aynen şunları söylemiş; “İki seçeneğimiz var: Mevcut Başkanımıza ‘HIRSIZ’ diyen de, ‘yanlış yapıyor’ diyen de oldu… Ben diyorum ki; vatan hainlerinin yanında (yani rakip parti adaylarının yanında) yer almaktansa, hırsız bizim hırsızımız, biz onun yanında yer alırız!.. Yarın burayı kaybetme durumunda, biz bunun hesabını veremeyiz!..” demiş, iyi mi?

Aynı haberde CHP Mersin Milletvekili sayın Ali Mahir Başarır da şöyle diyordu: “AKP İlçe Başkanının konuşma diline bir bakınız!.. Kendilerine oy vermeyenleri ‘Vatan Haini’ ilân ediyor!.. Bu cesareti nereden alıyor? Bu da yetmiyor, kendi adayının hırsız olduğunu peşinen kabul edip; ‘Hırsız bizim hırsızımız’ deyip, hırsıza sahip çıkılmasını istiyor!.. Bu bir itiraftır” diyordu…

Haber aynen böyleydi… Bunları okuyunca donup kaldım, sonra da şöyle dedim: “Galiba seçim propagandaları da değişmiş de, bizim dünyadan haberimiz yok!.. Yıllardır adaylarına oy isteyenler çıkıp; kendi adaylarının daha dürüst, daha ahlâklı, daha eğitimli, daha iş bilir olduğunu söyleyerek seçimi kazanmaya çalışırlardı!.. Demek ki günümüzde bunların pek hükmü kalmamış, ‘kim daha iyi ve çok çalıyorsa’ en makbul olanı böyle adaylar olmuş gari?” demekten kendimi alamadım…

Haberin üzerinden 4 gün geçti, aynı gazeteleri takip ettim, bu ilçe başkanı ve ‘aday’ hakkında başka hiç bir haber gelmedi… Demek ki görevlerine aynen devam ediyorlardı… Eh, herkes bunu kabullendiyse bizim de yapacağımız bir şey yok tabii… Ama tek endişemiz şu olur: Bu kişi seçilirse, gelecek seçimlerde diğer partiler de bu durumdan kendilerine vazife çıkarıp da aday belirlerken; o yöredeki en eli kanlı katilleri, en dolandırıcıları, en hırsızları, en cahilleri aday gösterirlerse, vay bu ülkenin haline!?

Yerel seçimlere giderken zati görmediğimiz kalmadı… Kimi partiler aday bulamazken, kimileri aday gösterdikleri isimleri defalarca değiştirdiler… Yerel Seçimde yasal zemin olmadığı halde, yine bazı ittifaklar kurdular… Kimi adaylar, kendilerine oy verenlerin Cennet’e gideceğini, orada Hurilerle olacaklarını; oy vermeyenlerin de Cehennem yolcusu olup, orada başlarına Nurilerin belâ olacağını söylediler… Kimine aş, iş, eş, ev, arsa vaatleri, kimine tayin avantajları, kimine de yeni krediler havalarda uçuşuyor!.. Bakalım sonuç ne olacak?

Yine bindik bir alâmete, yine koşar adımla, sanki harbe gider gibi,  ‘Allah Allah!..’ nidalarıyla gidiyoruz kıyamete; Yüce Tanrım sonumuzu hayreyleye…          Sakin KOŞAR…

 

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI