Sen de mi Bre Lavrov, Sen de mi Yahu !?

 

           Sen de mi Bre Lavrov, Sen de mi Yahu !?

Herhalde sizler de okumuşsunuzdur; 16 Eylül 2021 tarihli bütün gazete manşetlerinde yer alan bir haber vardı: "Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un yasak aşkı ortaya çıktı!.. Bakanlıkta etkili bir görevdeki kadının serveti dudak uçuklatıyor" deniliyordu...

Rusya'da tam 17 yıldır 'Dışişleri Bakanı' olan Sergey Lavrov bugün 71 yaşında... 2004 yılından beri Rusya'nın iki numarası ve küresel konularda çok önemli antlaşmalara imza atmış biri, Devlet Başkanı Vladimir Putin'in de sağ kolu!.. Her yerde pek gülmeyen yüzü, tavizsiz ve aşırı ciddiyeti, rakiplerine karşı zaman zaman çok sert politikalarıyla tanınıyordu!.. Demek ki böylelerinin de bir 'yumuşak karnı' oluyormuş?

Rusya'da muhalif haber sitelerinden 'iStrois' bu iddiayı ortaya atınca ortalık karışmış, çoğu kişi de hayretini gizleyememiş!.. Çünkü Rus halkı onun; güzel karısı ve başarılı kızıyla çok mutlu bir aile hayatı sürdürdüğünü sanıyordu!? Kimileri de sosyal medyada güzel eşi 'Maria Lavrov ile sevgilisi kadın 'Polyakova'nın resimlerini yan yana koyup; "Bu kadın yüzünden mi 50 yıllık evliliğini ateşe attın Lavrov!?" diye mesajlar atıyorlarmış, iyi mi?

Tesadüfe bakın ki, Lavrov da benimle aynı yıl, yani 1971'de evlenmiş... İkimiz de aynı yaştayız... Ulan Lavrov, bizler daha kaç yıl yaşayacağız da, sen böyle zıvanadan çıktın yahu!? Ortalıktaki pandeminin de etkisiyle, eşinin dizinin dibinde bizim gibi edebinle oturup, şu ünlü ismini böyle şeylerle zora sokup, evliliğini ne diye ateşe attın ki?

Duyduğumuza göre, sevgili si olan bu kadın da Dışişlerinde çalışıyormuş... Kısa zamanda epeyce mal-mülk-servet sahibi olmuş... İşte söylenen lerin bazıları: Başta Mercedes olmak üzere, her markadan en lüks 6 tane araba, Londra'da çok pahalı bir ev, Moskova'nın en ünlü bölgelerinden 'Prechistenka, Soçi ve Palitsy' kentlerinde birçok evi, Bakanlıkla iş yapan bir şirketi ve bankada da yüklüce paraları varmış... Allah bereketini arttırsın da, bu kadar servet bir 'Yasak Aşk' uğruna ediniliyorsa, o ülkenin iş adamları bunları kıskanıp da, kendi işlerini terk etmezler mi yahu!? Ne kadar kolay bir zenginlik bu!? Bunu görenler de tez zamanda zıvanadan çıkıp, birer 'Lavrov' da onlar aramaya başlamazlar mı şimdi?

Bazı ülkelerde böyle 'Uçkur' olayları pek sorun edilmiyor; bu işlerin 'Özel Hayata' girdiğini, kimseyi ilgilendirmediği söylenip, yollarına devam ediyorlar... Ama bizim gibi ülkelerde bu işler çok tepki çeker, aileler hemen dağılır, makam sahibi olanlar koltuklarından olurlar, seçimlerde aday bile gösterilmezler, çünkü artık seçmenlerden oy alamazlar!.. Böyle olduğu için de, bazıları 'İftira-Kaset-Kumpas' tezgâhlarıyla birilerini aşağı indirip, yerine kendi istediklerini getirirler!.. E tabii, talep varsa eğer, bunun arzı da olacaktır!..

Bu kavanoz dipli dünya sağ oldukça, üzerinde kadın-erkek yaşamaya devam ettikçe, bu tür dedikodular ve olaylar da sürüp gidecektir!.. Çünkü ne demiş atalarımız; "Ateş ile barut bir yerde durmaz!" demişler... Burada ateş 'kadın' barut da 'erkek' olmuş oluyor, birileri de bunların haber ve yorumlarını yapıyorlar, işte biz de bunu yapıyoruz...

Neyse, bu sevimsiz belaltı mevzusunu biraz fazla uzattık galiba, yazımızı bu konulara biraz ışık tutan Orhan Veli'nin, 'Eski Karım' şiiriyle bitirelim:

"Nedendir biliyor musun/ Her gece rüyama girişin/ Her gece şeytana uyuşum/ Bembeyaz çarşafların üzerinde/ Nedendir biliyor musun?/ Seni hâlâ seviyorum eski karım/ Ama ne kadınsın, biliyor musun!?"                  Sakin KOŞAR...

YAZARIN DİĞER YAZILARI