ŞU HABERE GÜLER MİSİN, AĞLAR MISIN !?
Yıllardan beri 'Olası Bir İstanbul Depremi' korkusuyla yatıp kalkarken, en az '7 ile 7,5 Şiddetinde' bir deprem beklendiğini en ünlü deprem uzmanları defalarca uyardılar ya? CHP İstanbul Milletvekili sayın Sezgin Tanrıkulu da Meclis'te bir soru önergesi vererek, Çevre ve Şehircilik Bakanı sayın Murat Kurum'un yanıtlaması istemiyle, "İstanbul'a 2020 ve 2021 yılları için Bakanlığınızın depreme karşı önlem almak için ayrılan kaynaklar ne kadardır?" diye sormuş...
Sayın Bakanımız çok yoğun çalıştığı için olsa gerek, bu soru önergesine yanıtı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı adına, bu Bakanlığa bağlı 'Strateji ve Geliştirme Başkanlığı' yanıt vermiş... Cevap olarak demişler ki; "İstanbul'da Tapu ve Kadastro Müdürlüğü tarafından 'Deprem Performans Analizi' için 2020 yılında '210 Bin 749 TL; 2021 yılı için de 800 Bin TL' kaynak ayrıldı!.." demişler, iyi mi!? 16 Milyon nüfuslu ve 4 Milyon 600 Bin konutu bulunan İstanbul'a ayrılan gülünç kaynakları görüyor musunuz!?
Bir de aynı açıklamada şunları söylemişler: "Bugün itibariyle 81 İlimizde veri toplama çalışmaları devam etmektedir!.. Deprem analizi yapılan kurumların talebi doğrultusunda işlemler sürüyor... Türkiye genelinde bugüne kadar toplam '3 Bin 179' kamu binasında deprem dayanımlarının belirlenmesi ve gerektiğinde güçlendirilme projelerinin hazırlanması çalışmaları Bakanlığımız koordinasyonunda yapılmıştır!" denilmiş... Bu daha da iyi mi?
Görüyorsunuz, daha güçlendirme çalışması hiç yapılmamış da, sadece projeleri hazırlanmış? Mazallah akşam-sabah bu deprem başımıza geldiğinde, bizleri ve çocuklarımızı bu projeler mi kurtaracak, yoksa binalara uygulanan 'güçlendirme çalışmaları' mı kurtaracak!?
Şu ayrılan paraların gülünçlüğünü görüyor musunuz? Koca İstanbul kamu binaları için '2020'de 210 Bin TL, 2021'de de 800 Bin TL...' Bu paralar, bizim Yatağan İlçesi'nde bir daire parası kadar!.. Muğla ve İstanbul'da ise sadece 'Yarım Daire' parası!.. Bu vergilerimizi toplayan devlet, bizi böyle mi koruyacak!? Başımızdaki iktidar bu yüksek ristli depremlerin yıkım gücünü ve insanlarımıza olan maliyetini hâlâ anlayamamış mı acaba!? Anlayabilmiş olsa, bu gülünç bu çerez parası gibi miktarı deprem için ayırır mıydı acaba!?
Sayın CHP Vekili Sezgin Tanrıkulu bu yanıttaki rakamlara neler dedi bilmiyoruz ama, iktidarın 'liyakatsız' şekilde yapılan bir işini daha ortaya çıkardığı belli oluyor!.. Bütçede para mı yok, harcamaları mı çok fazla da, böyle ciddi işler için bu gülünç paralar ayrılıyor? Peki, tam yedi Bakanlık kadar bütçe ayrılan 'Diyanet İşleri Başkanlığı' bütçesi biraz kısılamaz mı? Birçok ülkeye yaptığımız Milyarlarca Dolarlık yardımlar buralara yapılamaz mı? Bu bizim kaynaklar böyle ciddi işlere kaydırılamaz mı!? Hani bir yetkim olduğu için değil, sadece vergisini tam ödeyen bir vatandaş olarak, bir düşüncemi ortaya koymaya çalışıyorum, hepsi bu...
Geçenlerde yalaka basın kalemşörlerinden Ardıç Kuşu Engin biladerimiz bir yazı kaleme almış, yine Devrimci Atatürkçülere saydırıyordu!.. Diyordu ki; "...Alın size devrim Atatürkçü arkadaşlar; şapkayla, giyimle devrim olmaz!.. Bugün Türkiye İnsansız Hava Araçları (İHA)'larla dünya lideri oluyor!.. PKK'nın canına bunlarla okuduk, kardeşimiz Azerbaycan, Ermenistan'ı bunlarla yendi, işte devrim bu teknolojiyle olur!.." diyordu...
Bu arkadaşın kalbi, gönlü, beyni o kadar yandaş hale gelmiş ki; Atatürk'ün sadece şapka ve giyim devrimi değil, 09 Eylül 1922'de işgalci olan 'Yedi Düvelin Askerlerini' yenip ülkeden kovduğunu; 10 yıl içinde fabrikalar, yollar, köprüler, demiryolları yapıp, 1934 yılında kendi uçağımızı bile yaptığını unutmuş görünüyor!? Eskiden sosyaldemokrat biri olan, sonra değişen bu arkadaşın ben hemen, şu Atatürk'ün müthiş eseri "NUTUK"u bir daha okumasını tavsiye ediyor, bu azmış biladere başkaca bir şey de demiyorum!.. Sakin KOŞAR...