20 bin imza, 260 vekil, 146 kurum: "İşgal Yasası" AYM'de

Kamuoyunda "işgal yasası" olarak anılan ve doğa ile yaşam alanları üzerinde ciddi tahribat riski taşıdığı belirtilen 7554 sayılı kanunla ilgili Anayasa Mahkemesi'ne yapılan iptal başvurusu 8 Ekim'de ilk kez görüşülecek. 260 vekil ve 146 ekoloji örgütünün ortaklaşa yürüttüğü "Toprağımızı Vermiyoruz" kampanyası kapsamında yapılan başvuruda, yasanın uygulanmasının telafisi imkânsız doğa ve yaşam kayıplarına yol açacağına dikkat çekildi. Başvuru sürecinde yaklaşık 20 bin yurttaşın imzasıyla destek verdiği kampanya, AYM'den yasa için yürütmenin ivedilikle durdurulmasını talep ediyor. Ekoloji örgütleri, "Bu karar, doğayı şirketlere karşı koruyacak son kale olabilir" diyerek Anayasa Mahkemesi üyelerine çağrı yaptı: "Akbelen'den Samandağ'a kadar bu ülkenin çığlığını duyun. Toprağımızı verme!"

Haber Merkezi

Anayasa Mahkemesi, doğa savunucuları ile şirketler arasında süregelen gerilimin yeni bir boyut kazandığı 7554 sayılı "Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" için yapılan iptal başvurusunu 8 Ekim 2025'te görüşmeye başlıyor. Mahkeme, başvuruyu ilk kez ele alacağı toplantıda, aynı zamanda yasaya dair yürütmenin durdurulması talebini de değerlendirecek. Yasa, özellikle tarım alanları, ormanlar ve kıyı bölgelerinin şirketler tarafından kullanımına olanak tanıyan düzenlemeleri nedeniyle kamuoyunda "işgal yasası" olarak anılıyor.

MUHALEFET VE EKOLOJİ HAREKETİ ORTAK BAŞVURUDA BULUŞTU

17 Eylül'de TBMM'deki tüm muhalefet partileri, "Toprağımızı Vermiyoruz" kampanyasının çağrısıyla bir araya gelerek, 260 milletvekilinin imzasıyla Anayasa Mahkemesi'ne iptal başvurusu yaptı. Başvuruda, yasanın uygulanması hâlinde doğa, yaşam alanları ve yerel ekonomiler üzerinde telafisi mümkün olmayan zararların ortaya çıkacağına dikkat çekildi.

Başvuruda, yasa hükümlerinin hem Türkiye'nin iç hukukuna hem de taraf olduğu uluslararası çevre sözleşmelerine aykırı olduğu ifade edildi.

146 ÖRGÜTTEN AYM ÜYELERİNE ÇAĞRI

Kampanya bileşeni olan 146 ekoloji ve demokratik kitle örgütü, AYM üyelerine hitaben yaptığı ortak açıklamada, doğa tahribatının zaten birçok bölgede başladığını vurgulayarak şu ifadeleri kullandı: "Akbelen'de sökülen zeytinlerin, Samandağ'da talan edilen mandalina bahçelerinin, Kırşehir, Eskişehir, Tokat, Balıkesir, Uşak, Kütahya'da ve memleketin dört bir yanında yaşam mücadelesi veren halkın çığlığını duyun. 8 Ekim'de yürütmeyi durdurma kararı verilmemesi halinde şirketler doğayı ve halkın yaşam kaynaklarını tahrip etmek için daha çok cesaret kazanacaktır."

20 BİN YURTTAŞ İMZA VERDİ

"Toprağımızı Vermiyoruz" adıyla başlatılan imza kampanyası da büyümeye devam ediyor. Bugüne kadar yaklaşık 20 bin kişi yasanın yürürlüğünün durdurulması ve iptali için destek verdi. Kampanya, karar günü olan 8 Ekim öncesinde yurttaşları ve kurumları AYM önünde ve sosyal medyada dayanışmaya çağırıyor.

KRİTİK TARİH: 8 EKİM

8 Ekim 2025 tarihinde yapılacak olan Anayasa Mahkemesi Genel Kurul toplantısı, sadece bir yasanın değil, Türkiye'de çevre ve yaşam hakkı mücadelesinin de kaderini etkileyebilecek nitelikte. AYM'nin vereceği karar, doğa talanına karşı verilen mücadelede bir dönüm noktası olabilir. Doğa savunucuları, "Bu sadece bir yasa meselesi değil; bu ülkenin toprağına, suyuna ve geleceğine sahip çıkma meselesi" diyerek, Anayasa Mahkemesi'ne bir kez daha sesleniyor: "Toprağımızı verme!"

DİĞER HABERLER