Bir yanda açlık grevi, diğer yanda destek nöbeti
Muğla'nın Milas ilçesine bağlı İkizköy'den Ankara'ya giden köylüler, TBMM'de görüşülmekte olan Maden Yasası teklifine karşı 15 gündür nöbet tutuyor. Seslerini duyuramadıklarını belirten bazı yaşam savunucuları açlık grevine başladı. Aynı sıralarda, Muğla'daki enerji ve maden işçileri ise yasa teklifine destek amacıyla TBMM önünde basın açıklaması yaparak, maden faaliyetlerinin bölge halkı için yaşamsal önem taşıdığını vurguladı. Bir yanda "topraklarımız için ölürüz" diyen köylüler, diğer yanda "bu sadece bir iş değil, bir yaşam meselesi" diyen işçiler. Türkiye, yer altı kaynakları ile yaşam alanları arasında kritik bir eşikte.
Mustafa Altar Zeyhan
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde görüşülmekte olan yeni Maden Yasası teklifine yönelik toplumsal gerilim artıyor. Muğla'nın Milas ilçesinden Ankara'ya giden İkizköylü çevreciler ve köylüler, 15 gündür başkentte Cemal Süreya Parkı'nda nöbet tutarken, seslerini duyuramadıklarını belirterek açlık grevine başladı. Aynı dönemde, Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy'deki enerji ve maden işçileri ise yasanın geçmesini desteklemek için Ankara'ya geldi, TBMM önünde oturma eylemi ve basın açıklaması yaptı.
İkizköy Çevre Komitesi Sözcüsü Esra Işık, TBMM Dikmen Kapısı önünde yaptığı açıklamada "Gidecek bir toprağımız kalmadı. Her şeyimizi bırakıp geldik ama görünmedik, duyulmadık. Şimdi son sözümüzü söylüyoruz: Bu yasa geri çekilene kadar açlık grevindeyiz" diyerek, yeni yasa teklifinin doğrudan yaşam alanlarını tehdit ettiğini dile getirdi.
Aynı eylemde konuşan köylü ve İkizköy Mahalle Muhtarı Nejla Işık, "Zeytinimizi, toprağımızı elimizden almayın. Biz bu topraklarda aç kalacağız, biz açlıktan öleceğiz. Bu yüzden açlık grevindeyiz" dedi.
Öte yandan Muğla'daki enerji ve maden işçileri ise, bölgenin sadece tarım değil aynı zamanda enerji üretimi açısından da stratejik olduğunu savunuyor. TES-İŞ Yatağan Şube Başkanı ve TÜRK-İŞ Muğla İl Başkanı Fatih Erçelik, Meclis önündeki basın açıklamasında, "Santrallerde dört bin 500 kişi çalışıyor. Aileleriyle birlikte yüz bin kişilik bir geçim döngüsü bu. Biz zeytini de, emeği de biliyoruz. Yerin altı ile üstü birlikte var olabilir" ifadelerini kullandı.
Erçelik, zeytinliklerin taşınmasının bilimsel yöntemlerle yapılacağını belirterek, "Zeytinlikler tamamen yok olacak, köylüler sürülecek gibi söylemler gerçeği yansıtmıyor. Biz bu topraklarda zeytinle madenin nasıl bir arada yaşayabileceğini yıllardır gösteriyoruz" dedi.
Yasa teklifine dair tartışmalar sürerken, köylüler ve çevreciler yeni düzenlemenin doğa talanını meşrulaştıracağını savunuyor. Maden ve enerji işçileri ise yasanın enerji arzı ve istihdam açısından kaçınılmaz olduğunu belirtiyor.