Özel: "820 bin zeytin ağacı bir şirketin para iştahına terk edildi"

Özel: "820 bin zeytin ağacı bir şirketin para iştahına terk edildi"

Muğla'da binlerce kişi zeytin için meydanlara çıktı

Muğla'nın Menteşe ilçesinde binlerce yurttaş, zeytinliklerini ve yaşam alanlarını maden faaliyetlerine açan 7554 sayılı "Süper İzin Yasası"na karşı tek ses oldu. Atatürk Bulvarı'nı dolduran kalabalık "Toprağımızı Vermiyoruz" sloganlarıyla yürürken, mitingde konuşan siyasetçiler ve sivil toplum temsilcileri yasanın "kamu yetkilerini zayıflattığını", acele kamulaştırmayı olağanlaştırdığını ve doğanın şirketlere peşkeş çekildiğini vurguladı. Mitingde konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Muğla'da 58 köy tehlike altında, 820 bin zeytin ağacı bir şirketin para iştahına terk edildi" dedi ve Anayasa Mahkemesi'nden geleceği düşünen bir karar beklediklerini söyledi.

Mustafa Altar Zeyhan

Muğla'nın merkez ilçesi Menteşe'de düzenlenen ve binleri bulan mitingde, yurttaşlar Atatürk Bulvarı'nda bir araya gelerek 7554 sayılı Kanun'a tepkilerini haykırdı. Miting komitesi adına yapılan açıklamada yasa "bir işgal yasası" olarak nitelendirildi; açıklamada, "Bu yasa ile kamu kurumlarının yetkileri ellerinden alınıyor, acele kamulaştırma olağan hale geliyor, toprağın şirketlere devrinin önü açılıyor" ifadeleri öne çıktı.

Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras konuşmasında mitinge katılanlara teşekkür ederek "Demokrasinin olmadığı yerde ne toprak, ne de geleceği savunabiliriz. Bu demokrasi mücadelesidir" dedi. Aras, konuşmasında sert ifadelerle hükümeti ve yasayı eleştirdi: "Bizler bir avuç rantçıya karşı milyonlarız. Zeytin Anadolu topraklarının bekçisidir. Büyük İskender Anadolu'yu fethederken bile bunu yapmadı. Tam hasat zamanı, üzerinde meyveleri varken söktüler zeytin ağaçlarını. Bunlar hain. Vatan hainleri. Bunların amaçlarına alet olan muhtarlar var. Topraklarını satanlar var. Satmayın, size yaşam hakkı tanımayacaklar."

Yeni Yol Partisi Grup Başkanvekili ve Muğla Milletvekili Selçuk Özdağ da konuşmasında Muğla'nın madenle değil, temiz enerji ve tarımsal üretimle kalkınacağı mesajını verdi: "Muğla'nın madene ihtiyacı yok. Muğla'da enerji üretilmez. Muğla'nın temiz enerjiye, tarımsal üretime ihtiyacı var. Bu yasalara mecliste direndik. Her şeyi şuan değiştiriyorlar. Ama sandık geldiğinde vatandaşın değişim isteğini değiştiremeyecekler."

Türkiye İşçi Partisi Sözcüsü Sera Kadıgil, yasayı sert sözlerle eleştirerek "Memleketimiz işgal altında. Toprağımıza, suyumuza el uzatanlara dur demek için buradayız. 7 senedir meclisteyim. Bir tek gün olsun halk lehine faydası olmayan bu rejime karşı meydanlardayız" dedi. Kadıgil, son yıllarda verilen ruhsat artışlarına dikkat çekerek "Cumhuriyetin kurulmasından Ak Parti'ye kadar 1186 maden ruhsatı verilmiş. 15 yılda bu rakam 386 bin. Yuh olsun yuh. Bunun adı işgal. 3 tane maden şirketinin talimatını yasa diye geçirdiler. Yazıklar olsun size" ifadelerini kullandı.

Mitingin ilerleyen saatlerinde konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel de zeytin ağaçlarının korunması gerektiğini vurguladı ve yasaya karşı Anayasa Mahkemesi'ne çağrı yaptı: "Her inançta zeytin ağacı kutsal ağaç olarak bilinir. Zeytin, kendisini koyların sahibi bilenlere, ağaçların sahibi bilenlere, yasayı çıkarır keserim diyenlere sizden önce de olduğunu, sizden sonra da olacağını söylemek lazım. O kazanacak, siz kaybedeceksiniz. Kötülük kaybedecek." Özel, iktidarın uygulamalarına yönelik eleştirisini rakamlarla destekleyerek, "Ak Parti'nin kara düzeninde 386 bin ruhsat verilmiş. Muğla topraklarının yüzde 60'ı maden ruhsatı verilerek risk altına alınmış. Muğla'da 58 köy tehlike altında, 820 bin zeytin ağacı bir şirketin para iştahına terk edildi" dedi ve Anayasa Mahkemesi'nden geleceği düşünen bir karar beklediklerini söyledi.

Miting boyunca yurttaşlar pankartlarla ve sloganlarla yasa aleyhine tepkilerini gösterdi; birçok konuşmacı hem hukuksal hem de toplumsal düzeyde mücadele çağrısı yaptı. Komite, yasanın geri çekilmesi, acil ekolojik koruma önlemlerinin alınması ve bölge halkının karar süreçlerine etkin katılımının sağlanması taleplerini yineledi.

Etkinlik, farklı siyasi partilerden, meslek odalarından ve çevre hareketlerinden geniş katılımı beraberinde getirdi; konuşmacılar ve katılımcılar, doğanın korunması ile yerel ekonominin sürdürülebilirliği arasında bağ kurarak zeytinciliğin bölgede hem kültürel hem ekonomik bir miras olduğunu hatırlattı. Miting, yetkililere açık çağrı niteliğinde: Toprak ve gelecek için yapılan bu kitlesel itiraz, yasaya karşı demokratik yollarla ısrarlı bir savununun işareti oldu.

DİĞER HABERLER