9447.51 TL. FAİZİ İLE BİRLİKTE ÖDENMİŞTİR


Bu hafta hangi konuyu köşeme alacağımı bir süre düşünüp değerlendirmeye çalışırken, telefonda kayıtlı konu başlıklarını inceliyordum. Dikkatim, 2l/12/2023 günü gönderilen bir bankanın mesajına takıldı. Mesajı açınca: Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünden geliyordu ve mesajda: -9447.51- TL. Borcumuzun bulunduğunu ve borç ödemenin, son gününün 21/12/23 olduğu belirtiliyordu. Dolayısı ile hemen Genel Müdürlüğün ücret tahsilâtı yapan ilgili memuriyet noktasına giderek, konunun sorumlu görevlisi ile konuşmak istediği bildirdim ve binanın bir üst katına çıkarak, "Buyurun oturun" deme nezaketini göremediğim için, ayaküstü görüşmeyi gerçekleştirdim.

 

Neden, bu kadar borcumuz olduğunu ve ödemelerin -Otomatik ödeme-  yöntemi ile banka tarafından yapıldığını, ancak bu kadar borcun nasıl oluştuğunu sordum.

 

Memur: "Beyefendi, bu borç üç aylık! Üç aydan beri apartmana giremiyoruz ve dolayısı ile saati okuyamıyoruz!" deyince, şaka yapıldığını sanmakla birlikte, su saatinde bir sorun olduğunu düşünüp şaşırdım ve içimden gayriihtiyari: "Fesüphanallah" diye mırıldandım ve sormak zorunda kaldım! Pekii: "Nasıl oldu da giremediniz? Bu güne kadar girip çıktınızda, üç aydan beri nasıl giremiyorsunuz? -Aydem - Akmercan- ve siz, apartmana girip çıkıyor, ölçümlerinizi yapıyor ve tüketim giderlerinizi ücretlendirip makbuzunu bırakıyorsunuz. Bu kez, nasıl oluyor da, sadece siz! Evet sadece siz, üç aydır giremiyorsunuz? Oysa bu arada diğer kuruluşlar girip çıkmışlar, fakat siz girememişsiniz! Hayret!

 

Öte taraftan, üç ay süre ile -187-'şer TL. Çevre temizlik vergisini bankadaki apartman hesabından çekmişsiniz!" Deyince, memur: "Beyefendi iyi de, bu su parası çok az tahakkuk ettirilmiş, -187- TL gibi bir rakam günümüzde, bir apartmanın su tüketimi için çok az. Bu kadar az su ücretimi mi, olur? Diye niçin merak edip kuruluşumuza neden gelip sormadınız?" diye bir soru yöneltti.

 

Bence soru gereğinden fazla lüzumsuz anlamsızdı. Çünkü herhangi bir abone, bu nedenden ötürü ilgili kuruluşa gidip: "187 TL. Su ücreti mi, olur? Böyle ucuz su ücreti ile bu belediye zarara uğrar. Tahakkuk eden bedeli kabul etmiyorum, lütfen şu miktarı biraz yükseltinde, yakışsın. Hem her şey ateş pahası iken, su ücretini niçin ucuzlatıyorsunuz? Böyle şey olur mu, vallahi çok üzüldüm(!) Ücreti yükseltinde, kullandığımız suyu helal ettirelim" der gibi talepte bulunan bir yurttaş, var mıdır acaba ülkemizde? Varsa yurdun hangi belediye sınırları içinde yaşıyordur merak ederim(!)

 

Bendeniz duyarlı ve sorumlu bir yurttaşım. Ancak su ücretinin neden az geldiği konusunda belediyeden bilgilendirilmemi isteyecek kadar düşünceli olmadığımı bu olay nedeniyle  gördüm ki, çok utandım(!) Memur beyefendi beni ne kadar çok ayıplamıştır, kim bilir? Diye kızardım, bozardım ve ne diyeceğimi bilemedim(!)

Lütfen dikkatle okuyunuz! 2009 yılı itibariyle başlayıp ve halen devam eden: PTT/Özelkargo/Belediye-su/Aydem-Elkt/ Akmercan-Doğal gaz gibi kuruluş görevlilerinin girip çıktığı apartmana, özellikle üç aydır nasıl oluyor da, su saatini okuyan belediye görevlisi giremiyor hayret ettim. Sizce de öyle değil mi? Hayret edilmeyecek gibi değil ki, durum hem tuhaf, hem de ilginç!

 

Memur önündeki aktif bilgisayardan: "Bakın! Arkadaşlarımız apartmana gelmişler, ama içeri girememişler!" Deyip, çektikleri apartman kapı fotoğrafını gösterdi. Kapı ekranın tamamını kapsıyordu ve kapalıydı. Tabii ki, kapalı olacaktı. Apartman Dingo'nun ahırı olmadığına göre, kapalı olması normaldi. O zaman, kapalı apartman kapısı fotoğrafı ile neyi ifade etmek istiyorlardı ve neyi kanıtlamaya çalışıyorlardı, anlayamadım. Günahlarını almayayım, ama aklıma: "Ara sıra eleştirel yazı yazıyorsun, hani bir yanlışlık yapıp da, seçim zamanı aleyhte bir şey yazma" demek için mi, böyle bir şey düşündüler acaba" diye bir değerlendirme geldi.

 

Bir diğer fotoğrafa geçti, o fotoğrafta da, kapı önünde dikilen görevliyi içeriden bir kişi fotoğrafını çekmiş!(Dikkatinizi çekiyorum) Fotoğrafı çeken o kişi, an itibarı ile tesadüfen içeriden dışarı çıkan birimiydi, yoksa apartmanın altındaki işyerlerinden birinin kiracısı, içeri girip, görevlinin telefonu ile fotoğrafını mı, çekti? Veya böyle bir fotoğrafı çekmek için, görevli iki kişi gelip, her zaman içeri girip çıktıkları gibi, biri içeri girip fotoğraf mı çekti?

 

Birinci ihtimali dikkate alıp düşünelim: Bu durumda madem içeriden biri, kapı önünde -güya içeri giremediği için- bekler pozisyonundaki görevlinin fotoğrafını çekmiştir. Bu demektir ki, apartmanın kapısı o ara açılmıştır! Kapı önünde dikilen o görevli açılan kapıdan içeri girip, su saatini okuyabilirdi! Ama üç ay apartmana ard/arda girememek, nasıl bir tesadüf olabilir böyle? Ben bunda bir suiniyet olduğunu düşünüyorum!

 

İlgili Genel Müdürlükten, yıllardır girilip çıkılan apartmana, bu kez üç ay süreklilik arz eden bir biçimde girilememesinin nedeninin incelenmesini, talep ediyorum. Çünkü diğer kuruluş görevlileri bu arada girip çıkarak tüketim tespitlerini yapıyor da, ne tesadüfse, sadece belediye su saati okumak isteyen görevli üç ay süresince art/arda içeri giremiyor ve bunu iki ayrı fotoğrafla ispatlamaya çalışıyorlar hayret(!)

 

Bu arada, mesajla talep edilen ücreti öğrendiğim: 2l/12/23 günü saat: 15.40 itibarı ile ücretin tamamını, faizi ile birlikte defaten, ödediğimi, bu arada mağduriyetimi Büyükşehir Belediyesi Sayın Başkanına bilgi için saygı ile sunarım.

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI