Öğretmen okullarının kuruluş yıldönümü niye önemli ?

Öğretmen okullarının kuruluş yıldönümü niye önemli ?

Çünkü onlar Cumhuriyet'in yetiştirdiği nadide öğretmenler.

Anadolu'nun dağ köylerinde belki de,  bir araç yolunun olmadığı dar vadilerden, ormanlardan at sırtında geçtiler.

Köylerin o kır çiçeklerini yetiştirmek için nice çileyi , sıkıntıyı, köylerdeki kaderi paylaştılar.

Öyle yetiştirildiler.

Dağ köylerinin susuz, yol yolu olmayan köy halkının yaşantısını canlandırmak için koştular.

Kır çiçekleri , o güzelim çocuklarına ülkünün ateşini yaktılar.

Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde halay çektiler, andımızı okudular, marşlarını öğrettiler.

"Dağ başını duman almış, gümüş dere durmaz akar.

Güneş ufuktan şimdi doğar, yürüyelim arkadaşlar."

Öğretmen Okullarının o ÇİÇEKLERİ, yurdun ormanı, köyü, dağı, sesi oldular.

 0nlar vatan sevgisini işlediler . Yurttaş olmanın bilincini öğrettiler.

Flüt çalmayı, halay çekmeyi, klasikleri okutmayı öğrettiler.

Anadolu'nun nice dağ köylerinde SEVGİYİ yeşerttiler.

Kendilerinden geçtiler, ülkülerinden geçmediler.

Bozkırlarda açan nice kır çiçeklerini yetiştirdiler. İnsanın insana saygısını, sevgisini.

KUTLU OLSUN ÖĞRETMEN OKULLARI'nın kuruluş yıldönümü.

Ortaklar Adabelen  yolları,  çocukları .

Bu Okulun Ortaklar İlk öğretmen Okulu bölümünden mezun olan canım ablacığıma  Macide öğretmen ve tüm Adabelenliler'e saygıyla.

Selam olsun yüreğiyle dokunan öğretmenlerine,  Adabelenlilere.

Kutlu olsun öğretmen okullarının kuruluş yıl dönümleri .

Adabelen yolunda,  şimdi o Adabelen sırtlarından selamlıyorlar, yurtlarını .

O ışık hiç sönmedi  sönmeyecek, çünkü  Adabelen çocukları yaktı .

Yüreklerde yanıp tutuşan sevgiye selam olsun.

Adabelen Derneği yönetimine ve tüm dostlarıma gönüllerimi yolluyorum .

Bakmayın ta burada olduğuma,

 ben tam da içinizde,  yanınızdayım "heyecanla ve tutkuyla".

Mart'ta heyecanla, senede bir gün, her gün  bir şarkı, bir ülkü,  Ortaklar Adabelen.   Çatısı çökmüş, sıvası dökülmüş, harap olmuş yapılar, kapısında kocaman asma kilit, penceresi sökülmüş, duvarına yazmışlar.

Nasıl direltilecek?

Ya da gün gelecek başka şeyler mi olacak?   O Adabelen tepesi ışığı, o tozlu yolları, o yılları dile gelse çok heyecanlanıyorum, o ışıktan fışkıran binlerce canlı çocukları, canlı bitkiler.

 Duyguyla o tepe, o yol...  O sabah bir gün olacak, olacak ya!

 Ya can suyu verilebilse...İş içinde işin tanıkları o yapılar, üniteler, ve nasıl da anlatıyor, tanıklık ediyorlar zamana ve iş içinde işe, eğitime... 

Ortaklar Adabelen'in o yılları eşsiz heyecanı eşsiz yere,  beni o tepelere, o hayat veren damara çekiyor...(N.K.)

YAZARIN DİĞER YAZILARI