BAŞKA BİR DÜNYA MÜMKÜN.


                Cumhuriyet  gazetesi    yazarı  Balbay  yazısını  bu tümceyle  bitirdi. Evet,  başka  bir  Dünya  olasıdır.  Almanya  Başbakanı  Merz,  İsrail'in  kendileri  adına  savaştığını  söylüyor.  Batı adına konuşuyor.  Hep  barış  için mücadele  verdiklerini  söyleyen  Avrupa  uygarlığının kişilerinden  biri  bu kişi.  İsrail'in saldırısını  sahipleniyor.  Bu  kişilerle mücadele  edilecek.  Hiç bir zaman  çözüm  yolu savaş  olmamalı. Ama bu kişiyi çıkarları böyle konuşturuyor.  Batı  ile Doğu'nun  çıkarlarının savaşı  olarak  değerlendiriyor  İsrail'in başlattığı savaşı. Ona  göre  Batı'nın  üstünlüğünü  sarsan  her  şey  için savaşılır.  Çünkü  çıkar savaşları  O'na  göre  barış  içindir. Sakat  bir mantık.

                Trump  NATO  ülkelerini  silahlanmaya  itti.  Gerçekte  kendi  silah  sanayisini  düşünüyor. Üyelerin gelirlerinin  % 2'si olan silahlanma  oranlarını % 5'e çıkarmalarını istedi.  Bunu  yapmazsanız  sizi savunmayabilirim  dedi.  Hemen  havaya  girdi hepsi. Yüzde 8 oranlara  çıkan oldu.  Onlar  da  küçük  ülkelere  silah  satıcısı aslında. Trump'ın  İsrail'İ  Filistin, Lübnan  ve  Suriye  üzerine  saldırtması  Arap ülkelerini  hayal  denebilecek  silah alımlarına yöneltti .  Bir silahlanma salgını başlamış durumda. Tek yol  silahlanma diye düşünülürse  olacak  olan budur. Türkiye de bu yolda yürüyor.

 Kimse,  Birleşmiş  Milletler,  sorunları  çözecek  olandır  ve  sorunları  çözecek  durumda olmalıdır demiyor.  Bunun  mücadelesini  vermiyor.  Birleşmiş  Milletler'i  sorunları  çözecek  duruma  getirmek  bir  mücadeleyi  gerektiriyor.  Dokuz  aydır  Birleşmiş Milletler  İsrail'in  Filistin soykırımına ilişkin bir karar alamıyor.  ABD  bütün  varılan kararları veto  ediyor.  Birleşmiş  Milletler'in  bozuk  yapısını  düzeltmek  gerekiyor.  Birleşmiş  Milletler'de  veto  hakkına  sahip  5 ülke bu haklarından kendi  çıkarları için vazgeçmiyorlar  ve  ellerinden  alınmasına engel  oluyorlar. Uluslar arası çıkar çatışmalarını  çözebilecek  tek  yol  böylece  kullanılamıyor.

Veto  hakkına  sahip  bu 5 ülke  kendi çıkarları için gerektikleri  her şeyi  özgürce yapabiliyor.  Ayrıca,  bu 5 ülke  uluslar arası silah ticaretinden  en  çok kazanan ülkeler.  Şimdikinden  başka bir Dünya  olabilmek için yapısı hukuken  değiştirilemeyen  Birleşmiş  Milletler'den  ayrılıp, vetosu  olmayan,  demokratik,  bir hukuk örgütü,  yeni  bir uluslar arası  yapıyı  yaratmak  gerekiyor.  Orman  kanunlarının  geçerli olduğu  bu vahşi  Dünya'dan  sıyrılmak için bu 5 ülke dışındaki  ülkeler  cesur  olabilmeli,  kayıpları  geçici olarak göze alabilmeli,  yetenek  göstermeli,  dayanışma  içinde olmalıdırlar. Bu yeni  yapı  askeri  güç kullanmamalı,  ekonomik  kısıtlamaları  kullanmalıdır.

İran  Brics'in üyelerinden  biri.  Ancak Filistin soykırımına genel  sözcüklerle  yapılan eleştirilerden  öteye  geçmeyen  Brics  ülkeleri  İran'a  yapılan saldırıya da aynı davrandılar.  Brics'in üyeler  arası  siyasi dayanışması  görünüşe  göre  yok  gibi. Batı'nın ekonomik  saldırganlığına karşı birliktelik doğru  bir varoluş nedeni  ama  Batı'nın siyasi saldırganlığı da var. Birleşmiş  Milletler  benzeri  bir  yapılaşmanın  zorluğuna  karşı, bazı ekonomik  dayanışmaları  sergilemiş  bir yapı olmanın Brics'e  verdiği bir  üstünlük  ve  öncelik var.  Batı'nın  Rusya'ya  ve  İran'a uyguladığı  yaptırımları  uygulamanın  biraz uzağında  durdular.

Ekonomik  dayanışma  siyasi dayanışmayı  kullanmadan  yeterince  güçlü  olamaz.  Brics topluluğu  siyasi  dayanışmayı  göz önüne almayı düşünmelidir. Tartışmalılardır. Ellerinde bulunan başlama  aşamasındaki  yapıyı  Birleşmiş Milletler  benzeri  bir yapıya  benzetme  denemelerinde bulunmalılardır. Giden olacaktır ama  bu  yapı  kararlılıkların  yapısı  olarak büyüyecektir.  Dünyanın  şimdi  önemli  sorunu  uluslar arası hukukun  neredeyse  yokluğudur.  Dünya  ülkeleri  demokrat davranamıyorlar. Yaşadığımız  Dünya'dan  çıkışta  yolumuz  bu  olmalıdır.

 

 

 

 

               

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI