ŞARA

            Suriye 2011'de ABD'nin saldırısıyla karşı karşıya kaldı. Ülke akıllıca yönetilmiyordu. Gerçekte hiçbir Arap ülkesi akıllıca yönetilmiyor. Esad ABD'nin ustaca planlanmış saldırısı ile baş edemedi. Işid'in ülkeyi işgali, kurtarıcı olarak Kürtlerin silahlandırılması, bir Arap bölgesi yönetiminin yapılandırılması birbiri ardı sıra geldi. Şu an ülkenin bölünmesi işi yapılmakta. Şara dirense de ABD karşısında hiç şansı yok. Çünkü parası yok, askeri gücü yok, yetenekli yönetici kadroları yok.

 Libya ve Irak'ın da ABD karşısında şansı olmamıştı. ABD Libya'yı kendi etkisine girmeyen bağımsız ve sol bir yönetim olduğu içim yıktı, ikiye böldü. Irak da Suriye'nin karşı karşıya olduğu nedenle bölündü. ABD kendi çıkarları açısından bu petrol bölgesi Ortadoğu'yu denetimi altında tutmak ve Rus etkisini buralardan uzakta tutmak için kendine bağımlı bir Kürt ülkesi oluşturmağa çalışıyor. ABD'nin gerçekleştirmekte olduğu Kürt özerk bölgeleri İran ve Türkiye'nin karşı karşıya olduğu geleceği kesinleştiriyor. Suriye'nin bölünmesine başlanmasıyla ABD'nin bu niyeti saklanamayacak bir görüntüye ulaştı.

            ABD ile dostça ilişkiler içinde olduğunu düşünen diğer Arap ülkeleri içine girdikleri rahatlıktan değişik bir politik ilişkiye kalkıştıklarında ülkelerini bir iç ya da dış savaş tehlikesi içinde bulacaklar. İran ABD'nin gündeminden çıkmadı. Suriye tamamlanmadan saldırıyı başlattılar ama   tamamlayacaklardır. ABD'nin bu başkanı pervasız davranmanın ve elde etmenin tadını tattı. İran da bir bölünmeye uğrayacaktır. Asya henüz birlikte güç olmaya ulaşamadı. ABD'yi bu zamanda kimse durduramayacak.

 ABD'nin Türkiye'ye dostluğu gerçekte düşünülemeyecek bir gerçekliktir. Erdoğan'ın ABD ile bir anlaşma içinde olduğu anlaşılıyor. Bunun ne olduğunu yüz yüze geldiğimizde öğreneceğiz. Türkiye geleceğini kendi elleriyle kuracak yetkinliği ve gücü göstermelidir.

 Arap ülkelerinde Suriye'nin bölünmesinin, bir Kürt devleti kurulmasının kendileri için bir tehlike olmadığı düşüncesi var. Orda ne yapılacağını biliyorlar. Irak için de canlarını sıkmamışlardı.  Türkiye'nin de ABD'nin kurmayı tasarladığı Suriye'yi onayladığı, ABD ile anlaştığı, ses çıkarmayacağı anlaşılıyor. Öyle de davranmakta zaten. Fidan'ın askeri seçenekten söz etmesi bir çocuk kandırması gibi.

Şara'ya dönersek O, yalnızlığını görüyor olmalı. Zoruna gidiyor olsa da İsrail ve Kürtler ile ABD'nin tasarladığı anlaşmaları yapacaktır.

Şara İslamcı bir geçmişten gelme. Çağdaş bir görünüm çizmekteyse de Putin ve Erdoğan gibi tüm-yönetimci ve baskıcı olduğu görülüyor. Suriye'de 210 milletvekilinin 70'ini O kendi seçiyor, diğerleri de kendi onayladıklarından seçildi. Azınlıklar için 13 milletvekilliği ayırmış, demek ki demokrat değil. Ancak demokrat olsa da ABD düşündüğü Kürt özerkliğini değiştirmeyecek, biliyor. Şara'nın bütün gücü altında ki savaşçılarından geliyor. Onların tamamıysa İslami cihatçı. Şara da demokrat olmayacak o nedenle. Filistin'in öyküsüne benzeyen ABD çıkarlı bir öykü Suriye'ninki çünkü senaryo yazarı ABD. Biz de izleyeceğiz.

 

 

 

 

           

YAZARIN DİĞER YAZILARI