Şairlerden Seçme Nağmeler !?

Şairlerden  Seçme  Nağmeler !?

Şair Arif Karakoç, "Dalaman Darısı" şiirinde şöyle diyordu:

"Arılar petekleri kurşuna dizdiler/ Itırları, kınakınaları, aysarıyı gezdiler/ Dalaman darısına mektup yazdılar/ Dediler ki; 'Dağa çıktık, bilesin!..'// Kilesi beş paraya inesi darı/ Değirmen kapısından dönesi darı/ Sevgilin olan sarı çavdarı/ Değirmenci un edecek, bilesin!..// Dalaman darısını 'Kahpe' diye dövdüler/ Kalbur kalbur, çuval çuval sövdüler/ Götürüp döner taşın üzerine eğdiler/ Dediler ki; 'Ağzımıza göresin!..'//"   (Prof. Dr. Şadan Gökovalı'nın 'Sarı Yasemin' kitabından-Sayfa=57.)

Şair Arif Karakoç kendini şöyle anlatıyordu: "Ulubey'in Hasköy Mahallesi'nden/ Mehmet oğlu/ Arif Karakoç'um ben/ Arif olduğumu/ Çok okuduğumdan sanmayın/ Öyle çok ninniler döktüler ki kulağıma/ Hiç uyumadım!..// Gölköy Köy Enstitüsü'nde okudum/ Şiir hastalığına erken yakalandım/ Daha yaşasaydım eğer/ Dilimin ucundaki şiirleri yazıya dökerdim!.."

Şair İbrahim Ergin ise, "Tenha Kişi" şiirinde şöyle diyor:

"Bir yüce kahkahadan kovulma bu koşu/ En berbat ölümü yaşıyorum meyhanelerde/ Korkunç tenhalığıma sıkılmış kurşun/ Yokluğuna eksiliyorum geceleri/ Uykularıma zincir vuruyorsun!..//Tren düdükleri ıslanıyor yüzümde/ Seni ağlıyorum, bir de bilmediğim/ Ve hiç duymadığım dört köşe bir ıslık/ En turistik yerimden vuruyor beni/ Kurtuluşum oluyorsun!.." (Şairin; 'Karda Leke Var' kitabı- 16. Sayfa.)

Cahit Sıtkı Tarancı; "Ben Ölecek adam Değilim" şiirinde bakın ne diyor:

"Kapımı çalıp durma ölüm/ Açmam!../ Ben ölecek adam değilim!..//Alıştım bir kere gökyüzüne/ Bunca yıllık yoldaşımdır bulutlar/ Sıkılırım!../ Kuşlar cıvıldamasa dallarında/ Yemişlerine doyamadığım ağaçların/ Yağmur mu var/ Güneş mi var/ Fark etmeliyim/ Baktığım penceremden.// Kapımı çalıp durma ölüm/ Açmam!../ Ben ölecek adam değilim!.." (1942-'Otuz Beş Yaş' kitabından- Sayfa= 96.)

İranlı ünlü şair Ömer Hayyam'dan bir dörtlük:

"Bir elde kadeh, bir elde Kur'an/ Bir helâldir işimiz, bir haram/ Şu yarım yamalak dünyada/ Ne tam kâfiriz, ne tam Müslüman!.." (Yeni Ufuklar Dergisi/ Mayıs-1976, Sayı-272.)

Hemşerimiz İdris Özler ise, "Ben Öğretmenim" adlı şiirinde şöyle diyor:

"Ne trampetlerle karşılanmak/ Ne de alkışlarla uğurlanmak isterim/ Bilgimi valizime doldurup/ Diyar diyar gezerim!..// Ağrı Dağı'nda kar, Erzurum'da barım// Trakya'da Ayçiçek tarlalarında gezer/ Toroslarda Yörüklerle dolaşırım/ Ege'de zeybeğim, Karadeniz'de horon/ Doğu'da halayım/ Ben il il, köy köy, oba oba/ Anadolu'yum!..// ('Öylesine Yazılar' kitabı- Sayfa= 11.)

Koca Yunus Emre der ki; "Hak'tan yağar mal seni/ Ne var ise, ver gider/ Ne beslersin bu teni/ Seni de kurt yer gider!..// Olana bak, gözünü aç/ Dökülür sakal ve saç/ Yılan-çıyan gelir aç/ Yer, içer, şişer gider!..// Zaman erer, kurur baş/ Tez tükenir uzun yaş/ Düpdüz olur dağ-u taş/ Gök dürülür, yer gider!.."

E bunca şairden bahsedip de, bizim deli Orhan Veli'den bir şiir olmazsa, hiç yakışık almaz!.. "Alirıza ile Ahmet'in Hikâyesi" şiiri şöyle: "Ne tuhaftır, Alirıza ile/ Ahmet'in hikâyesi/ Birisi köyde oturur/ Birisi şehirde/ Ve her sabah/ Şehirdeki köye gider/ Köydeki de şehre!?" Seçtiğim bu şiirleri beğenenler bir defa, beğenmeyenler de iki defa öksürsün, küfretmenize hiç gerek yok, ben zati anlarım.                       Sakin KOŞAR.

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI