18.09.2025 Günkü 'Son Dakika Haberi' şu şekildeydi: "... MHP Genel Başkanı sayın Devlet Bahçeli, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırına tepki gösterdi!.. 'Türkiye-Rusya-Çin' ittifakını öneren sayın Devlet Bahçeli; 'Dünyaya meydan okuyan ABD-İsrail şer koalisyonuna karşı' akla, diplomasiye, siyasetin ruhuna, coğrafi şartlara ve yeni yüzyılın stratejik ortamına en uygun seçenek 'TRÇ (Türkiye, Rusya, Çin)' ittifakının inşa ve ihya edilmesidir" dedi...
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yazılı bir basın açıklaması yaparak; "İsrail'in Gazze'deki saldırılarına ve Kudüs üzerinden AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya da tepki gösterdi..." deniliyordu... Bu öneriyi muhalefet partilerinden ilk destekleyen de, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek oldu...
Bahçeli'nin sözlerini; "stratejik ve coğrafi bir zorunluluk" olarak nitelendiren Doğu Perinçek, Türkiye'nin "bağımsızlık ve üretim devrimine" gittiği söyleminde bulundu... Ayrıca Doğu Perinçek; "Bütün milliciler ve bütün vatanseverler Türkiye'de devrime gidiyor. Atlantik Uygarlığı bitti, Asya Uygarlığı yükseliyor!.. Türkiye artık ümitsizliğe değil, önder bir konuma doğru kararlılıkla ilerliyor" değerlendirmesinde bulundu... Diğer partiler ise sessizdi...
Sayın Devlet Bahçeli ve Doğu Perinçek'i seversiniz-sevmezsiniz, bu sizin kendi bileceğiniz bir düşüncenizdir, kimseyi de ilgilendirmez!.. Şimdiye kadar yaptıkları inişli-çıkışlı açıklamalar, bir süre önce söylediklerinin tam tersi işlere imza atmaları, onların siyasi manevralarıdır, zaman içinde kârını da, zararını da kendileri çekerler!.. Ama, şu kavanoz dipli dünyada son yaşanan bazı siyasi savrulmalar; kimin dost, kimin düşman olduğunu anlamakta güçlük çekmemiz karşısında, bizim de bazı adımlar atmamız kaçınılmaz oluyor tabii!..
Tam burada önemli bir anıyı size hatırlatalım: 1960 askeri darbesi sonucunda Başbakan olan merhum İsmet İnönü, NATO müttefikimiz olan Amerika'yı ziyaret ediyordu, onlardan bazı isteklerde bulundu... Bu isteklerin hepsi reddedildi!.. Tarihi bir kişilik olan İnönü, bunun üzerine kayıtlara geçen şu sözü etmişti; "Madem öyle, yeni bir dünya kurulur, biz de orada yerimizi alırız!" diyerek, Rusya'nın başını çektiği 'Doğu Bloku'na kayabileceğimizi imâ etmişti... Bu sözü sonrası 25 Aralık 1963 tarihinde, İnönü uçakla Türkiye'ye dönerken, daha uçaktan inmeden buradaki hükümeti düşürülmüştü, hatırladınız mı!? İşte NATO ve ABD'nin dostluğu bu kadardı!.. Atatürk, ne diye 'ABD Mandası' fikrine hep şiddetle karşı çıkmıştı, anladınız mı?
Şimdi Filistin-Gazze-Suriye'deki gelişmelerdeki ABD'nin hep İsrail tarafını tutması neticesinde, merhum İsmet İnönü'den sonra, sayın Devlet Bahçeli'nin bu son önerisi de, işte bu şartlarda değerlendirilip, ciddi ciddi bunun üzerinde düşünüp-tartışma günleri yine geri gelmiştir!..
Eskiden beri Çin hayranı olduğu bilinen Doğu Perinçek de, sayın Bahçeli'nin bu önerisi üzerine balıklama atlamıştır!.. Ama, büyük tarihi geçmişi olan Türkiye de, dünyadaki son siyasi gelişmeler karşısında yeni bir tavır sergilemelidir!.. Tabii, bunun için liyakatli Dış Politika uzmanları gerekiyor, son yıllarda bunlardan biraz uzağız ama; muhalefet partileri de hep birlikte bu konu üzerinde tartışmalı, yeni öneriler sunmalı, ülkemizi 'tarafsız ve muasır medeniyetler' içinde tutmak için gayret göstermelidirler!..
Hiç uzağa gitmeye gerek yok; daha 1984 yılından beri şu 'Hain PKK Terör Örgütünü' finanse eden, şimdiki yan kuruluşlarına her türlü yardımı yapmaya devam eden, bizim NATO müttefikimiz Amerika değil mi!? Kaç defa bunlara yardım ederken suçüstü yakalanmadılar mı!? İyi de, bizim artık bunlara güvenme şansımız kaldı mı!? Sayın Bahçeli'nin 'TRÇ' önerisi, bence bu sebeple bile, önemle üzerinde düşünülmeye değerdir!.. Sakin KOŞAR...