İNSANLIK TARİHİNİN İLK OZANI ANADOLU'DAN, EGE'DEN HOMEROS (M.Ö. 800)

İNSANLIK TARİHİNİN İLK OZANI ANADOLU'DAN, EGE'DEN HOMEROS (M.Ö. 800)

 

İlk insanın ne zaman ortaya çıktığı konusunda araştırmalar sona ermemiştir. İlk defa yazıyı bulması insanlık tarihinde en önemli aşamadır. Zamanımızdan yaklaşık 5.500 yıl önce gerçekleşen bu keşifle dünyanın hafızası oluşmaya başlamıştır. Ticaret ve yönetimlerle ilgili kararlar kayıt altına alınmaya başlamıştır. Bu olaylar Akdeniz çevresinde Sümer, Mısır ve Fenike ülkelerinde başlamıştır denilebilir. Ancak bu büyük uygarlıklarda yazıya rağmen GILGAMEŞ destanı dışında bir edebiyat harikası ortaya konulamamıştır. Bunun için yazının İyonya'ya gelmesi ile ilk defa soldan sağa yazılmasının ardından, Anadolu'da, Ege'de İYONYA uygarlığının ortaya çıkmaya başlamasına kadar beklenmiştir.

Mısır, Sümer ve Fenike uygarlıklarında yazılı metinler ilk edebiyat örnekleri olmasına rağmen ilk eserler (destanlar) İzmir Ege civarlarında yaşayan veya yaşadığına inanılan HOMEROS tarafından gerçekleştirilmiştir. Homeros'un hayatı hakkında çok net bilgiler bulunmamaktadır. Yaşayıp yaşamadığı ve bir ozan mı olduğu tartışılabilir. Ama gene de İzmir (Symrna), ya da Colophon ve Sakız (Chios) adasında doğduğu, kör olduğu, buralarda yaşadığı kabul edilmektedir. Netice olarak Anadolu'da yaşamış iki eserini Grekçe'nin İYONYA lehçesi ile kaleme almıştır. Yunanistan'da ölmüştür.

Dünyanın ilk iki destanını yazan Homeros'un Dünya Edebiyatı, Eski Yunan Edebiyatı için ne kadar önemli olduğu açıktır.

Çok sonra bu topraklara gelen ve Anadolu'yu ebedi yurt tutan bizler için topraklarımızda böyle önemli bir adamın yaşaması bize de gurur vericidir. Yani uygarlığın ortaya çıktığı ve kalıntılarının bulunduğu zeminlerde yaşamak

Homeros'un iki ölümsüz eseri vardır. İliada ve Odyseus. Bu isimlerde destanlar Greklerle Truva (Troy) arasında yapılan Truva savaşları anlatılmaktadır.

Truva Savaşları M.Ö 1200'lerde, Yunanlılar ve Truvalılar arasında yapıldığına inanılır. Truva Kralı Priam'ın oğlu Paris (diğer adı Aleksander) Sparta Kralı Menelaos'un karısı HELEN'İ Truva'ya kaçırır, bu büyük bir olay olur. Menelaos ve kardeşi Agamemnon Yunanistan'dan on binin üzerinde gemi ile Truva'yı denizden kuşatır.  Savaşın 10 yıl sürdüğüne inanılır.

Anlatılanlara göre bir tahta at yapıp içine askerler bindirilir ve kale dışına bırakılır ve ordu çekilir, tahta at kale içine alınır. Askerler içinden fırlar Truva'yı ele geçirir ve kenti yakar yıkarlar.

Peki tarihte Truva kenti var mıdır? Uzun yüzyıllar boyu kent ortadan kaybolmuştur. Yüzyıllar sonra bu destanları okuyan Alman Arkeolog Schilemann uzun araştırmalar sonu Truva kentini 1870'li yıllarda ortaya çıkarmıştır. Kat kat kaleler içindeki kent kalıntıları ve dışına sonradan yapılmış sembolik at heykeli Çanakkale'de mutlaka gezilmelidir.

Bir diğer önemli olan o çağlarda Yunanistan'da çok tanrılı dinlerin oluşudur. İnsanların kaderlerini tanrılar tayin eder. Bu Yunan tanrıları biraz da insancıldır. Kalpleri vardır, severler, güzel kadınlara âşık olurlar, bazen onları biz insanlar gibi kaçırırlar insanlara bunları da öğretirler.

Kaçırılması sonucu binlerce kişinin ölümüne sebep olan Güzel HELEN benim burada bir kusurum yok, TANRIÇA AFRODİT buna karar verdi, sen Menelaos'un değil Truvalı Paris'in karısı olmalısın der. Yani aslında hatalı olan diğer tanrılar karşısında insanları savaşa sürükleyen Tanrıça AFRODİT oluyor.

İkinci merak edilen husus, Truvalılar Anadolu kökenli olup Grek değiller mi? Grekçe konuşmuyorlar mı?

Bu konuda da şunlar söylenebilir. Efes, Milet gibi İyonya Birliğini kuran 12 kent karşı Yunanistan karasından M.Ö. 1000 civarlarında göç ettikleri bilinir. Truva'nın bir yerden göç ettiklerine dair ve farklı bir etnik grup olduklarına dair de bilgiler gelmemektedir.

Truva savaşlarında Karia, Likya, Frigya ve diğer Anadolu kavimlerinin Truva tarafını tuttuğunu biliyoruz. ŞUNU DA İYİ BİLİYORUZ TRUVA SAVAŞLARI ÇAĞINDA KARŞI YUNANİSTAN KARASINDAN HENÜZ GÖÇLERİN BAŞLAMADIĞINI DA BİLİYORUZ.

Truva Savaşında Mitolojideki Yunan Tanrılarının çoğu onların yanındadır. AMA TRUVALILARIN YANINDA OLAN TANRI VE TANRIÇALAR DA VARDIR.

Truva kentinden çıkan yazıtlarda dil GREKÇE olduğu görülmektedir. Ayrıca Orta Anadolu'da HİTİT uygarlığı Truva Kültürüne oldukça uzak olduğu kanısındayım. Benzerlikler yok gibi

Sonuç olarak bildiklerimiz bilinmediklerimizin çok azını oluşturmaktadır.

YAZARIN DİĞER YAZILARI