KÖY ENSTİTÜLERİ VE YEREL YÖNETİMLER

KÖY ENSTİTÜLERİ VE YEREL YÖNETİMLER

Prof. Dr. Kemal KOCABAŞ

            Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği (YKKED) 2010 yılından beri adını önceleri “Akdeniz Buluşmaları” olarak tanımladığı ve  2017’den beri de adını  “Aydınlanma Buluşmaları” olarak dönüştürdüğü  bu beraberlikleri  “Aydınlanma Okulu”  heyecanıyla sürdürüyor. 2017-YKKED Aydınlanma Buluşması  20-22 Ekim 2017 tarihlerinde   Lüleburgaz Belediyesi ile birlikte gerçekleşti. 2018-YKKED Aydınlanma buluşmasını  ise 5-7 Ekim 2018 tarihlerinde Eskişehir Tepebaşı ve Odunpazarı belediyeleriyle beraber Çifteler Köy Enstitüsü ışığının yakıldığı  Eskişehir’de gerçekleştireceğiz.

              1937 Eğitmen Kursları,  Köy Öğretmen Okullarının   deneysel pedagojik deneyimleri üzerine  17 Nisan 1940 tarihinde TBMM’nde 3803 sayılı yasayla kabul edilen Köy Enstitüleri eğitim tarihimizin  aşılamayan  özgün kazanımıdır, bir Cumhuriyet projesidir ve bir yaşam  kültürdür.   Köy Enstitüleri, nüfusunun yüzde seksen beşinin köylerde yaşadığı ülke koşullarında köyün;  kendi çocuklarıyla içten canlandırılması ve  “eğitim hakkını”  hayata geçiren ilerici bir tasarımın adıdır.   Köy Enstitüleri, yaparak, yaşayarak öğrenmeyi temel alan işlevsel iş eğitimi, demokratik sanat eğitimi, yoksul köy çocukları ve özellikle kızlar için pozitif ayrımcı  eğitim politikalarıyla nitelikli laik, demokratik, bilimsel eğitimin kurumlarıydı. Milli Eğitim Bakanı Hasan-Âli Yücel ve İlköğretim Genel Müdürü İsmail Hakkı Tonguç,  21 farklı  enstitüde  yoksul köy çocuklarının eğitim yoluyla hayatlarının değişimine, onların dönüşümüne onurla imza atmışlardır.  1954 yılında kapatılarak  ilköğretmen okullarına dönüştürülen ve  evrensel  pedagoji dağarcığında iş ve emekle yerini alan enstitüler yüreklerimizde, beyinlerimizde aydınlanmanın kurumu, özgüven destanı  olarak yaşamakta ve eğitimin tüm işlevselliğini yitirdiği  günümüz koşullarına  esin kaynağı olmaya devam etmektedir.  Son yıllarda  yerel yönetimler de eğitim tarihimizin bu özgün başarı öyküsünü temel alan çalışmalar üreterek  enstitü gerçekliğini günümüze taşımaya yönelik önemli çalışmalar yapmaktadırlar.

            Köy Enstitüleri, Türkiye’nin geçmişindeki yarındır. 2018 Türkiye’si, eğitimin niteliğini kaybettiği, dinselleştirildiği, piyasalaştırıldığı, adaletsizler-eşitsizlikler ürettiği  bir döneme karşılık gelmektedir.  Bugün “Yeniden Köy Enstitüleri” demenin anlamı; ülkenin tüm çocuklarının eğitim hakkını gerçekleştirerek  onlara   nitelikli kamusal eğitim iradesini söze, işe  dökmektir.   Ülkenin tüm çocuklarını laik, demokratik, bilimsel eğitimle buluşturmaktır. Okullardaki  ezberci öğrenme yerine  hayatın gerçek problemleri üzerinden öğrenmeyi geliştirmek ve çocukları bilimle, sanatla buluşturmaktır. O nedenle günümüzde “eğitim reformu” arayışlarında enstitü kazanımı canlı bir referanstır. Yerel yönetimlerdeki tüm çalışmalarda da  insan yaratıcılığı, dayanışma, sanatın özgürleştirici niteliği, üretim ve pek çok konuda enstitü düşüncesi çok önemli bir esin kaynağıdır.

            Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği (YKKED) 2001 yılından beri İzmir’de ve ülkenin her köşesinde yerel yönetimlerdeki dostlarıyla birlikte enstitülerin günümüze taşınma   imecesinde yer alıyor. Derneğin on yedi yıllık etkinlikler sürecinde İzmir’de Büyükşehir, Balçova, Karşıyaka, Buca  belediyelerimiz, Trakya’da Lüleburgaz, Bursa’da Nilüfer, Eskişehir Büyükşehir, Tepebaşı ve Odunpazarı, Mersin-Mezitli, Adana-Seyhan, İstanbul-Beylikdüzü  ve pek çok sosyal demokrat yerel yönetim   enstitü kültüründen  esinlenerek insan, gençlik ve kadın merkezli projeleri yaşama geçiriyorlar. Yerel yönetimlerdeki dostlarımız farklı farklı projeler üreterek büyük zenginlikler üretiyorlar.

            Balçova Belediyesi ve bazı belediyeler “Semt Evleri” veya başka bir adla kadın ağırlıklı beceri kursları açarak kadınları üretici hale getirme çalışmaları yapıyor, ayrıca da kadınları sanat ve kültürle buluşturarak onların dünyalarında yeni sayfalar açıyorlar.  Her 17 Nisan’da YKKED ile birlikte “Aydınlanma Onur Ödülü” imecesinde onurla yer alıyor, eğitime yönelik sempozyumlar düzenliyor.   Karşıyaka, Buca  ve  diğer belediyeler enstitülerin kurucuları Yücel ve Tonguç’u ölümsüzleştirecek heykelleri, parklar yaparak enstitü emeğini selamlıyorlar. Karşıyaka Belediyesi  enstitü kültürünü referans alarak “İsmail Hakkı Tonguç  Gençlik Eğitim Merkezi” adını verdiği ve Köy Enstitüleri  görselleriyle donattığı mekanda 1500 öğrenciyi ücretsiz  eğitim veriyor. Eskişehir Tepebaşı Belediyesi,  “Kent Enstitüleri” projesiyle kadınlara, gençlere yönelik  yoğun çalışmalar üretiyor.            Lüleburgaz Belediyesi  geniş bir arazi  üzerinde doğa ve çevre duyarlılığı ile  kurulan “Lüleburgaz Yıldızları Kadın Akademi” yerleşkesinde  toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı politikaların geliştirilmesi,  kadının toplumsal ve siyasal anlamda güçlendirilmesi amacıyla çalışmalar yapıyor.   Ayrıca,   “Lüleburgaz Yıldızları Spor Akademisi” ile  her yaştan Lüleburgazlının yararlanacağı spor olanakları üretiyor. Nilüfer Belediyesi de YKKED-Bursa şubesiyle birlikte enstitü kültürünün içselleştirilmesine yönelik çalışmalar üretiyor.

            Görüldüğü gibi, enstitülerin insan, sanat ve demokrasi merkezli kültürünü, kazanımlarını içselleştirmiş   yerel yönetimler  “aydınlanma” düşüncesini  ürettikleri yeni çalışmalarla günümüze taşıyor ve bu düşünceyi gençlerle, kadınlarla  buluşturuyorlar. Bu anlamda ilerici bir vizyonla Cumhuriyetin en değerli projesinin günümüzde karşılığının aranması çalışmalarına çok değerli katkılar yapıyorlar. Tüm bu projelerin özünde “özgür, yaratıcı, üretici”  insan özlemi var.  Önümüzdeki dönemlerde yerel yönetimlerdeki dostlarımızın  ilerici bir enstitü  vizyonuyla eğitim hakkından yararlanamayan kitlelere yönelik  pozitif ayrımcı projeler üretmesine, kitlesel sanat etkinliklerine imza atmasına, insanın özgürleşmesi ve toplumsallaşması süreçlerine  katkılar yapacak projeler üretmelerini diliyoruz. Önümüzdeki dönemlerde tüm yerel yönetimlerde  “halk evlerinden” esinlenen “Aydınlanma Okulu”  projesi tartışılmalıdır. Eğitimin tümüyle dibe vurduğu 2018 koşullarında çocuklarımızın okullarda artık alamadığı aydınlanma kültürünü buralardan almasının önü açılmalıdır, tartışılmalıdır.  Yerel yönetimler adeta bu kazanımlarla  sanatın, kültürün, beceri kurslarının merkezi olmalıdır. Köy Enstitüleri kazanımlarını rehber edinen yerel yönetimlerdeki  tüm dostlarımıza    YKKED ailesi olarak selamlıyoruz.

 

 

 

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI