OYALAMA, UYUTMA SAPTIRMA KÜLTÜRÜ

                  OYALAMA, UYUTMA  SAPTIRMA  KÜLTÜRÜ

Egemen anlayışlar temel sorunların çözümlerini başaramadığı zaman dikkatleri başka konulara.kendilerinin koyduğu sorunlara çekmek için yeni bir kültür üretirler. Yani tali sorunlar yaratarak  temel sorunları gizlemeye çalışırlar. Temel sorunların çözümüne yönelik istek ve taleplerin başka konulara  yönlendirilmesini sağlarlar böylece.Sistemin adı ne olursa olsun bu egemen anlayışların değişmez taktiğidir.Bakınız. Bulgaristanda  isim değişiklikleriyle oyalandırıldı insanlar uzun süre.Bir adamın yıllardır kullandığı bir ismi varken neden bunun değiştirilmesi ihtiyaç oluyordu.ya da kim duyuyordu bu ihtiyacı?

 Ama  amaç isim değişikliği değil  kitleleri tali sorun9larla oyalama  ve uyutmaktı.Dikkatlerin başka konularla dağıtılmasını sağlamaktı amaç.Bu tüm egemenlerin  değişmez politikasıdır.Egemenler dikkatleri dağıtmak için anarşi ve terör dahil her türlü yöntemi kullanmaktan çekilmez.Bakmayın siz egemenlerin vatan ,millet,bayrak,insan sevgileri gösterisine..bunlar onların niyetlerini ve amaçlarını gizlemek için sadece birer araçtır.

      Dikkat ettiniz mi bilmem,son yıllarda kimi ekranlarda bir YÖRÜK PROĞRAMI  yarışması vardır.SÜREKLİ YÖRÜK KÜLTÜRÜ, dillendirilmektedir.Yörüklük üstüne sanki bir yarış sürdürülmektedir.Kim kimden daha çok  yörüktür  yarışıdır bunun adı.Oysa geçmiş yıllarda insanalara Yörük dediğiniz zaman kızıyorlardı bile.Kimse Yörüklüğünü açıklamak bile istemiyordu.sanki aşağılayıcı bir bakıştı Yörük demek birisine.Bu gün ise ütersi oluyor.Yörük olmasını kanıtlamaya çalışıyor pek çok kimse.hatta toplum olarak Yörüklükten geldiğimizi bile söylüyor  bazıları.Sanki dünyada Yörüklükten gelmeyen  insanlar var  gibi.Çünkü insanlık binlerce yıl göçebe hayatı yaşayarak yerleşik hayata geçmiştir.Bu aşamadan geçmeyen bir toplum şekli yoktur  yeryüzünde.Tüm toplumların toprağa yerleşmeden önceki yaşamı göçebe yaşamdı.Sanki Yörüklük sadece bizlere has bir özellikmiş gibi işlenmektedir bazılarınca..

   İnsanlık yerleşik hayata geçtikten sonradır ki bilim sanat gelişti hukuk felsefe girdi yaşamlarına.

Ancak bundan sonra uygarlıkları yaratılabilirdi.Onun için göçebe yaşamın örneği olan Yörüklük ,bu gün için övünülecek bir özellik olamaz.Hele o ekranlarda söylenen bir söz var ki büsbütün gerçek ötesidir.Ne diyorlar bu proğramlarda konuşanlar:Yörük kültürümüzü gelecek kuşaklara aktarmaktır amacımız demiyorla r mı?Bu aktarılmak istenenlerin arasında hangi bilimin hangi sanatın hangi uygarlık değerlerin yeri vardır acaba?

Bu aktarılmak istenenlerin arasında hangi yerleşik düzenin temellerini görebiliriz ki/Hangi köy kent oluşumunu aktarabiliyoruz ki?

    Bunların hiçbirisi olmadığına göre kültür aktarmak adına söylenenlerin doğru olmadığını düşünmemiz heç yanlış olmayacaktır.sadeecrenkli giysiler örneği mi yoksa aktarılanlar/Bu ise dünyanın her bölgesinde ve toplumda görülen bir özellik değil midir?

    Bunları düşündüğümü z  zaman bu Yörük programlarının son yıllardaki artışını elbette nedensiz olamayacağını görüyoruz, nedeni ise bir kısım insanları oyalamak ve uyutmak olamaz mı?

       Bundan yıllarca önce bu ülkede Yörükler yok muydu ki son yıllarda birileri bu modaya sarılmıştır/Bu programlarda görünmek için  bir karesinde yer alabilmek için çırpınan insanlar

Bunları görebiliyor mu acaba?

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI