ŞU 'AYILARA' BİR ŞEY DEYİN ARTIK !?

 En son haber Bartın İlimizin Ulus İlçesi-Çubukbeli Köyünden geldi!.. 70 gün kadar önce ölen ve mezarlığa defnedilip, mermerden mezarı yapılan merhum 'Ramazan Gün' adlı vatandaşın mezarı, bu mezarlığa gelmeyi alışkanlık haline getiren bir 'Boz Ayı' tarafından açılmış, kefeni yırtılmış, ama cesede dokunmadan kaçıp gitmiş!.. Ya bir gelen olmuştu, ya da araç kornası gibi bir sesten korkarak kaçmıştı, işte orasını bilen yoktu!?

Genç yaşta ölen Ramazan Gün'ün annesi, oğlu için mezarı başına dua etmeye gidince bu manzarayı görmüş, orada baygınlık geçirmiş, kendine gelince de hemen komşularını ve Jandarmayı aramış... Derhal mezarlığa koşan ekipler, çevrede yaptıkları araştırmada, "Defineci veya Ayı izi" aramışlar, mezarı ayının açtığı tespit edilmiş...

Daha önce de Bursa, Bodrum, Tunceli ve Sivas'tan çok sayıda ayı haberleri gelmiş, basında yer almıştı... 14 Ağustos 2020'de Sivas-Hafik İlçesine inen ayılar, vatandaşların bal arısı kovanlarını parçalamış, ballarını yiyip gitmişlerdi... 15 Kasım 2022'de Sivas'ın Gemerek İlçesindeki bir fırına gece giren bir Boz Ayı, fırıncı kapıyı açınca kaçıp gitmişti... 05 Ekim 2023 günü de Bartın'da mezar deşen ayıya rastlandı!.. Bu ayılar daha önceleri pek insanların oldukları yerlere sokulmazlar, özellikle yavruları olanlar, çok tehlikeli olduğunu bildikleri insanlardan bucak bucak kaçar, dağlardaki ormanların en ücra yerlerinde gezinerek yiyeceklerini ararlardı!..

Ama son yıllarda konulan 'Foto-Kapanlara' ve insanların cep telefonlarına giren ayılar, artık şehir-kasaba-köy merkezlerine kadar gelip, yiyecek bulmaya çalıştıkları görülüyor... Bunun sebebi de yine bizleriz!.. Kese kese, yaka yaka ormanları yok ediyor, hâlâ bu devirde sanki aç-bilâç geziyormuşuz gibi, sık sık dağlara ava gidip, modern silahlarla veya tuzaklarla yaban hayvanlarını avlıyor, dere-göl-nehirleri kurutarak, ayıların avladığı hayvanları ve balıkları birer birer yok ediyoruz!.. Siz benim gibi bir ihtiyar dallamanın attığı yazı başlığına bakmayınız, her olumsuzluğun birinci sebebi, hep biz gözü ve cebi doymaz insanlarız!.. Ben aslında 'İki Ayaklı' olanlarını suçluyorum, yaban dostlarımızı değil!..

Baksanıza; 01 Ekim 2023 Pazar günü, tam da Gazi Meclis'in açılacağı gün, Kayseri'de el kaldırıp da yardım istedikleri yardımsever bir Veteriner Hekimi katledip arabasına el koyan, sonra da bu araca bomba-bazuka-otomatik silahlar yükleyip İçişleri Bakanlığımıza saldıran iki haini düşününce, yırtıcı yaban hayvanlarının bile bunların yanında ne kadar masum olduklarını görmüyor musunuz!? Siz, hiçbir hayvanın doğuştan gelen silahları dışında silahlar yaparak, başka hayvanlara saldıranlara hiç rastladınız mı? Onların saldırganlıkları, sadece karınlarını doyurana kadardır, tok bir hayvan kimseye zarar vermek istemez, gider barındığı bir yere yatar!.. Ya bu tüm duygularını yitirmiş PKK Hainlerine ne diyeceğiz !? Eğer bunlara karşı tedbirli olmayan polislerimizin yerinde müdahaleleri olmasa, kim bilir kaç günahsız canımıza sebep olacaklardı!? Tanrı bu sefer onlara acımadı, ikisi de oracıkta layık oldukları belâlarını buldular, çok da iyi oldu!.. İşte benim dediğim 'İki Ayaklılar' bu gibilerdir!..

Neyse, büyüklerimiz bugünden sonra ormanlarda gerekli tedbirleri alıp, bu hayvanların açlıklarını giderir de, yerleşim yerlerine bir daha inmezler!.. Bugünkü yazımızı da, Yatağanlı şair arkadaşımız İlyas Doğan'ın; "Vize" adlı şiiriyle bitirelim bari:

"Bugün/ Uykusu kaçtı bir zeytin ağacının/ Ayaklandı birden/ Gümrüğe doğru koştu/ Emzirmek istiyordu/ Yemen'de aç çocukları/ Geçirmediler sınırdan/ Karardı gözleri/ Kurudu dalları/ Uzaktan seyredince çocukları!.."                        Sakin KOŞAR...

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI