NERGİS VE NARKİSSOS

NERGİS VE NARKİSSOS

Nergis, nergisgiller (Amaryllidaceae) familyasından Narcissus cinsinden bitki türlerinin ortak adıdır. Bu bitkilerde sap 20-80 cm kadar yükselebilmektedir, soğanla çoğalırlar, taç yaprakları beyaz veya sarının karışımları şeklindedir.

Bugün Karaburunlu hemşerimizden satın aldığım iki demet nergis çiçeği... Bana gene o ünlü efsaneyı anımsattı:

Dünyanın en güzel, yakışıklı erkeği Narkissos, Karaburun'da yaşar. Bu güzel ve yakışıklı erkeğe civarda yaşayan tüm kızlar, hatta periler bile aşıktır.

Narkissos'tan yüz bulamayan perilerden biri Tanrı Zeus'a yalvararak Narkissos'un cezalandırılmasını ister. Tanrı, perinin bu isteğini kabul eder ve "Başkalarını sevmeyen kendisini sevsin."der.

Erkek güzeli Narkissos bir gün su içmek için göle eğildiğinde suda kendini görür ve kendi kendine aşık olur; kendine bakma aşkına karşı koyamaz ve yine kendine bakarken bir gün düştüğü gölde boğulup ölür.

Narkissos'a aşık periler, sevdikleri yakışıklı adamı sudan çıkarıp gömmeyi düşünürlerken, sudan hiç bilmedikleri, görmedikleri bir çiçek çıkmaya başlar. Periler rengiyle, kokusuyla çok beğendikleri, adını aldığı, yakışıklılığı dillere destan Narkisos gibi mağrur duran, dünyadaki en popüler çiçeklerden biri olan bu çiçeğe Narkissos adını verirler. Nergis adı da buradan gelir.

                İşte, "narsisizm-narsistik kişilik bozukluğu" dediğimiz ruhsal hastalık da adını bu ünlü efsane kahramanı Narkisos'tan alır. Kişinin kendisini özel görmesi sonucu ortaya çıkan bir tür kişilik bozukluğudur. Bilinen adıyla kendini beğenmişlik olan narsisizm, boyutlarına göre kişiye zarar verebilecek düzeylere ulaşabilmektedir. Narsistik kişilik bozukluğu olanlar,  sürekli olarak ilgi görmeyi, her konuşmada kendilerinden övgüyle söz edilmesini isterler. Günümüzde görüyoruz ki bu hastalık giderek yaygınlaşmakta...

KATIRLAR TEPİŞİRKEN.

Öyle duyarlı bir coğrafyadayız, öyle duyarlı bir yapıdayız ki yakın ve uzak çevremizde gelişen olaylar en çok bizi etkiliyor.

ABD-AB; Rusya ile çekişmeye başladı. Rusya Ukrayna'ya girdi. Dolar karşısında Türk Lirası, Rus Rublesinden fazla değer yitirdi. Altın fiyatları fırladı, borsamız düştü.. Asıl faturayı petrol, doğalgaz ve tahıldaki fiyat artışlarıyla ödeyeceğiz. Oysa Rusya saldıran taraf olduğu halde maddi açıdan bu işten kârlı çıkacak. Çünkü fiyatları hızla artan bu üç ticari metanın başlıca üreticisi konumunda.

Çekiç güçe verilen izinlere dayanarak:

Nüklere silahlar, kimyasal silahlar ürettiği gerekçesiyle ABD Irak'a girdi. Sonrada yanıldığını ifade etse de, kentleri harabeye çevirdi, alt yapısını parişan etti. Irak ekonomisi zayıfladı, çok önemli ticari paydaşımızdı büyük bir kayba uğradık.

ABD, gene Suriye'ye girdi, ülkenin tüm siyasal yapısını ve altyapısını kullanılamaz hale getirdi. En büyük bedeli gene biz ödedik. Çok önemli bir ticari ortağımızı kaybettik. 5 milyon sığınmacı kapılarımızdan içeri daldı. Güney illerimizdeki demografik yapı bozuldu. Yetkili onlar için 40 milyar dolar harcadık diyor. Kuzey-Batı Suriye'den yeni göç akımı tehlikesi hala kapımızda.

ABD ise amacına ulaştı. Kuzey-Doğu Suriye'de istediği özerk yapılaşmayı sağladı. Suriye'nin petrollerine "çöktü". Silah satışını artırdı. Kendi ülkesine çekip gitti.

En azından bundan sonra daha akıllı ve ferasetli hareket etmezsek en çok zararı gene biz göreceğiz. İnatçı Katırlar tepişecek biz gene zarar gören taraf olmaya devam edeceğiz.  


 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI