ÇEŞİTLİ IRKLARIN VE İNANIŞLARIN BARIŞ İÇİNDE BİR ARADA YAŞADIĞI ANTAKYA'DA BUGÜN OLDUĞU GİBİ ANTİK DÖNEMLERDE DE DEPREMlLER YAŞANDI II

ÇEŞİTLİ IRKLARIN VE İNANIŞLARIN BARIŞ İÇİNDE BİR ARADA YAŞADIĞI ANTAKYA'DA BUGÜN OLDUĞU GİBİ ANTİK DÖNEMLERDE DE DEPREMlLER YAŞANDI II

 

Türkiye Cumhuriyetine 1939 yılında katılan Hatay ilinin merkezi Antakya kentidir. Depremler yüzünden büyük acılar çeken ve yer yıkılıp yeniden kurulan kent Roma İmparatorluğunda Roma ve İskenderiye kentlerinin ardından üçüncü kalabalık kenti iken kent depremler sebebiyle nüfusunu yitirmiş, surlar içinde olan kentin büyük kısmı boşalmıştır. Yaklaşık bugün 400.000 civarında olan kent Roma döneminde daha fazla nüfusa sahiptir

Hatay ilinin merkezi çok çeşitli fay hatlarının üzerinde bulunan çok riskli bölgededir. Bu durum tarihi incelendiğinde çeşitli defalar yıkılıp aynı yerine tekrar kurulduğu görülmektedir

Geçen yazımda bir antik tarihçinin beyanlarına göre 115 yılında Roma İmparatorluğunun en kuvvetli döneminde İmparator Trajananus Antakya'da iken bir kış günü meydana gelen deprem incelenmişti. Bu depremin en büyük özelliği bugünkü depreme benzemediği Suriye kentleri ile birlikte yıkım yaşandığı görülmüştür. 115 yılındaki deprem en çok can kaybının olduğu yıkıcı bir depremdir.

Antakya ve Anadolu tarihinde bir toplanma ve güçlenme dönemi İmparator Jüstinianus (527-565) dönemidir. 525, 526, 528 yıllarında büyük depremler olmuştur. Bu konuda Bizans Tarihçisi Ioannis Malalas'ın (491-578) Koronoloji isimli kitabından bilgiler gelmektedir. Tarihçi 250.000 civarında can kaybı olduğunu yazmaktadır. Kentte festival olduğu dönemde olmuş, dolayısıyla dışarıdan pek çok ta misafir bulunmaktaymış. 526 meydana gelen deprem Antakya ve Suriye'de olmuş bugünkü gibi Anadolu bağlantılı değildir. Antakya'dan önce Seleucos veya Suriye Krallığının ilk Başkenti Seleuceia Pieria Akdeniz kıyısındadır ve bu depremden büyük yıkım görmüştür. 526 depremini takiben büyük bir yangın meydana gelmiştir. İlk başkent olan Seleuceia Pierie bu depremden sonra toparlanamamış tarihten silinmiştir.

Kent tamamen kendine gelemeden 528 yılında Jüstinianus döneminde tekrar büyük deprem görmüştür. Bu deprem de Antakya ve Suriye'dedir. Lazkiye ve Samandağ'da etkili olmuştur. Kent surları yıkılmıştı. Çevre halkı Tanrı'nın gazabına uğradıklarına inanmış, Jüstinianus kentin ismini Tanrı'nın kenti (Theupolis) olarak değiştirmiştir..526 yılında Antakya Patriği Afrinius deprem de can vermiştir. Tsunami oluşmuştur.

Antakya'da olan ve çok can kaybı olan önceki iki deprem 115 ve 526 yılında meydana gelmiştir.

Daha sonra çeşitli zamanlarda pek çok defa deprem meydana gelmiştir. Çoğunlukla Suriye kentleri ile birlikte olmuş ve daha güneye Beyrut Şam Halep Kıbrıs'ta etkili olmuş, pek çoğunda Akdeniz'de Tsunami görülmüştür. 1170 meydana gelen depremde Mısır'da İskenderiye limanındaki dünyanın yedi harikasından biri olan 135 metre yüksekliğindeki İskenderiye Feneri yıkılmıştır.

Pek çok deprem Suriye kentleri ile bazıları da Gaziantep ve Maraş ile birlikte olmuştur.

06 Şubat 2023 depremi can kaybı yönünden en ölüm getiren depremdir. 1999 İstanbul depreminden daha yıkıcıdır. 7,9 şiddetindeki Erzincan depremini de aklımızdan çıkarmamalıyız.

Türk insanı olarak depremlere ve ondan korunmaya gerekli özen gösterdiğimiz söylenemez. Ama bunun son olmasını ve aklımızı başına almamız ve bütün çalışmalarımızı ve yapılarımızı bilimin ışığında yapmamız zorunludur.

Bu güzel vatanda yaşamak istiyorsak başka çaremiz yoktur.

Depremde yıkılan Hatay Devleti Meclis Binası eklenmiştir.

YAZARIN DİĞER YAZILARI