EMEK-AR MUĞLA BULUŞMASI "TÜRKİYE'DE EMEK SOYGUNU".
Emek ve sınıf araştırmalarına odaklanan Emek Araştırmaları Derneği (EMEK-AR), 1 Kasım Cumartesi günü Muğla Menteşe'de bir tanıtım toplantısı düzenledi.
Konakaltı İskender Alper Kültür Merkezi'nde saat 10.00'da başlayan etkinlikte, emeğin güncel sorunlarından sendikal mücadeleye, doğa direnişlerinden sanat ve karikatür söyleşisine uzanan kapsamlı bir program yer aldı.
"Türkiye'de Ücret Soygunu,"
"Dünyada ve Türkiye'de Emeğin Ekonomi Politiği,"
"Türkiye'de Sınıfsal Yapı ve Emekçiler,"
"Türkiye'de emeklilerin yaşam koşulları ve sendikal mücadelesi,"
"Özel Sektörde Öğretmen Olmak ve Örgütlenmek,"
"Doğanın Talanı ve Tarım Emekçileri," konulu sunumlar ve Behiç Ak'ın karikatür sergisi açılışı ve sanatçının söyleşisi ile tanıtım toplantısı sona erdi.
İşçi sınıfının güncel sorunlarına ışık tutan saha araştırmaları ve akademik yayınlarıyla emek mücadelesine veri temelli bir bakış açısı kazandırmayı hedefleyen EMEK-AR Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Güngör hocaya, sunumlarını bizlerle paylaşan katılımcılara ve emeği geçenlere teşekkür ediyoruz.
İşçi sınıfı mücadelesine Türkiye çapında katkı sağlayacağına olan inancımızla dikilen fidanı büyütmek hepimizin görevi.
Muğla'da EMEK-AR Derneğinin tanıtım toplantısından bir gün önce de İstanbul Finans Merkezi'nde Maliye Bakanı sayın Mehmet Şimşek'in katıldığı bir toplantıda şirketler için nasıl muazzam vergilerden vazgeçtiklerinin anlatıldığı bir toplantı yapıldı.
MALİYE BAKANI ŞİMŞEK;
ŞİRKETLER İÇİN MUAZZAM BİR VERGİDEN VAZGEÇTİK
31.09.2026 tarihinde Dünya
Gazetesi'nin düzenlediği Küresel Ekonomi Zirvesinde konuşan Mehmet Şimşek, Türkiye'nin en büyük 500 sanayi firmasının (İSO 500) öz kaynaklarında ciddi artış yaşandığını kaydetti.
Bu konuya ilişkin verileri de paylaştı.
Bakan açıklamasında şunları söylemiş:
"İlk 500 şirketin öz kaynaklarının toplam aktiflere oranı yüzde 52.1'e çıkmış. 2013-2023 arasında bu oran yüzde 37.9 idi. 'Neden bu artış var?' Çünkü biz devlet olarak enflasyon muhasebesini uyguladık ve muazzam bir gelirden vazgeçtik. Bunu da bankalara uygulamadık, reel sektöre uyguladık. Faaliyet giderlerinde artış var, doğru. Ama bu artışın hemen hemen tamamı ücret ve maaş artışları kaynaklı. Bu şirketler çok büyük, kendi başının çaresine bakıyor"
İktidarın kimin yanında olduğu bu kadar güzel açıklanabilirdi ancak..
Diğer taraftan da bize ağlamayın gidin işçilerinizi daha fazla sömürün" demek istemiş Maliye Bakanı.
Bu arada 2026 bütçesi de TBMM'ye sunuldu ve şu anda Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülüyor.
2026 bütçesinde vergi harcamaları adı altında sermaye kesiminden tahsil edilmesi gereken 3,6 trilyon tutarında vergiden, istisna ve muafiyetler kapsamında vazgeçiliyor.
Bütçe verilerine göre vazgeçilen vergilerin 1 trilyon 728 milyar lirasını gelir vergisi oluştururken, sadece sermayeye sağlanan kurumlar vergisi muafiyeti 768 milyar lira. KDV istisnaları 728 milyar lira, ÖTV istisnaları 91 milyar lira ve diğer muafiyetler ise 280 milyar lira olarak yer aldı.
Bütçenin gelir tarafına baktığımızda vergi yükünün yine dolaylı vergilere dayandığını görüyoruz. Yani, kim kazanırsa kazansın, ödeyen yine halk.
Halkın alın teriyle oluşan kaynağın, emekçiye, üretime yansıması ise bütçede yok.
Sermaye kesimine bu kadar kıyak yapılırken ve şirketler kârlarını artırırken istihdam yaratmışlar mı acaba?
Buna da cevabı TÜİK veriyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), eylül 2025 ayına ilişkin iş gücü istatistiklerini açıkladı.
Mevsim etkisinden arındırılmış verilere göre, eylül ayında istihdam edilenlerin sayısı bir önceki aya göre 200 bin kişi azalarak 32 milyon 491 bine geriledi.
Dar tanımlı toplam işsiz sayısı 12 bin kişi artarak 3 milyon 75 bin kişiye ulaştı.
İşgücüne katılım düştü.
Yani sermayeye bu kadar destek verilirken istihdam yaratılmamış,üstelik azalmış.
Sermayenin iktidarı olduğunu açıkça söyleyen iktidar temsilcisi ile emek tarafına ait iki bakış açısından alıntı yaptıktan sonra EMEK-AR tanıtım toplantısının katılımcılarından yazar Haluk Yurtsever'in sözü ile bitirelim sözümüzü;
"Biz ne yapmıyoruz da işçi sınıfı olarak bu kadar saldırıya karşı koyamıyoruz"